“Gözünüz Aydın, kulağınız Manisa” derdik hayretle duyduğumuz şeyler için.
.
Ben de öyle başladım.
Sebebi ise geçtiğimiz ayın açıklanan “Enflasyon rakamı.”
.
TÜFE’ye göre,
Ocak’ta 48.69 olan enflasyon,
Şubat’ta 54.44’e yükselmiş…
.
Bak sen şu enflasyona?
Neden yükseldi acaba?
.
Halbuki
Etraf güllük gülistanlık.
Ekonomi iyi,
İhracat süper,
Batı filan bizi kıskanıyor…
.
ENAG’a göre enflasyon ise:
123.80…
.
Şu ENAG’cılar gomonist kesin.
İşleri güçleri nifak sokmak.
Mis gibi hükümetimizi refüze etmek,
Çalışmalarını baltalamak…
.
Şuncacık enflasyon için yaygara koparanlara ne demeli?
Ayıptır ayıp.
20 senedir memleketi yönetenlerin böylesi bir ekonomiye tuş olmaları mümkün mü?
.
Bunu bizi çekemeyenler yaptı.
Rusya Ukrayna’ya savaş açarak yaptı.
Savaş bu, savaş.
O olmasaydı…
Az kalsın uçacaktık.
Hey yavrum hey!…
Bunların hayalleri bile yetmez hükümetimize…
.
Devam kardeşim,
Aynen devam…
Her şey süper,
Her şahane.
Devam, devam…
.
Bir de 6 tanesi bir araya gelip el ele vermiş bize karşı.
Siz var ya siz…
İşiniz gücünüz muhalefet.
Bir kere de takdir edin be!
20 yldır,
Devirme,
Yıpratma,
Yok etme peşindesiniz.
Yazıktır, yazık…
.
Hepsi garantili olmak üzere;
“Otoyollar yaptık”,
“Köprüler yaptık”,
“Tüneller yaptık”,
“Havaalanları yaptık”,
“Şehir hastaneleri yaptık”,
“Binaları yeniden yıkıp yeniden yaptık”,
“Yine yaranamadık…”
Uzaktan halkın sesi:
“Bravooo…!”
.
“Fabrikalar yaptıkkk!”,
“İş sahaları açtıkkk!”,
“İşsizliği bitirdikkk!”,
“Kimseyi aç koymadıkkk!”,
“Enflasyonu düşürdükkkk”,
“Doları duman ettikk…”,
“Elektriği, doğalgazı, akaryakıtları ucuzlattıkkk”,
-“Şefim onları yapmadık yalnız”
-“Yapma ya! Tüh ağzımdan kaçtı artık”
-“Olsun devam edin siz. Kimse anlamaz nasılsa…”
-“Nasıl anlamaz?
-“Anlasaydı 20 senedir anlardı…”
Uzaktan halkın sesi:
“Bravoooo!”
.
Radyoda şu anons duyulur:
“Dikkat! dikkat!
Sayın dinleyiciler,
Biraz önce ajanslara düşen bir haberi veriyorum:
AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 sonunda ülkenin dış borcu 124,9 milyar dolarken bugün dış borç 435,1 milyar dolara yükseldi.
Ülkenin bir yılda elde ettiği 100 dolarlık gelirine karşılık 59,2 dolar da borcu var. Üstelik başkanlık sisteminin kurumsallaştığı son iki yılda kamunun dış borçtaki payı hızla artmıştır…
Haberleri dinlediniz…
Şimdi oyun havaları…”
.
GÜNÜN FIKRASI:
Bu fıkra çok bilinir.
Ancak yazmanın tam zamanı…
.
Padişahlardan biri, yeni vergiler koyduğunda ya da mevcut vergileri artırdığında, sadrazama;
-“Git bakalım, halkın arasında bir dolaş. Vergilere alışmışlar mı?” dermiş.
Sadrazam da, halkın arasında dolaştıktan sona padişaha;
-“Padişahım, halkın suratı biraz asık, canı da sıkılmış durumda ama işlerine devam ediyorlar...”
Dediğinde padişah da şu şekilde yorum yaparmış.
-“Tamam, demek ki sorun yok. Alışırlar alışırlar...”
Bir süre sonra yine vergiler artırıldığında, padişahın talimatı üzerine sadrazam halkın arasında dolaşır ve izlenimlerini aktarırmış;
-“Padişahım, bu kez suratları çok asık. ‘Merhaba’ desen, yüzüne dik dik bakıyorlar. Sonraki her an kavga edecek gibiler. Suratlarından düşen bin parça. Galiba bu kez vergileri çok artırdık.”
-“Yok yok. Merak etme sen. Önemli bir şey gözükmüyor. Alışırlar, alışırlar...”
Bu böyle devam etmiş gitmiş.
Günlerden bir gün, yine yeni vergiler getirildiğinde, sadrazam halkın arasına karışmış, dolaşıp geldiğinde şaşkın bir vaziyetteymiş.
-“Padişahım hiç sormayın. Bu kez kafam karmakarışık. Çünkü hiçbir şey anlamadım. Herkes çok neşeli, gülüyor hatta sokaklarda dans ediyorlar, oynuyorlar...”
“Aman” demiş padişah.
-“Eğer halk dans etmeye ve oynamaya başladıysa, demek ki durum çok kötü. Hiçbir şeyi umursamıyorlar demektir. Galiba vergileri çok artırdık. Hemen vergileri indirelim. Yoksa perişan oluruz...’’
***
TİN TİN GELİYOR PUTİN
Avrupa ve Amerika, Putin’e karşı yaptırımlar uygulamaya, adamı durdurmak için önlemler almaya çalışıyor.
Şimdiye kadar uyudukları için, Putin hamlesi karşısında şaşkınlaştılar.
.
Yahu Adam Rus.
Dinlemez kimseyi,
Kafasına koyduğunu yapar.
Geri vites yok yani.
.
Sizler verdiniz gazı Ukrayna’ya, geçtiniz adamların arkasına,
Enerji kaynaklarını sömürmek için bir parmak bal sürdünüz ağzına ve sonunda attınız Putin’in önüne.
.
Adamlar sürekli bomba yiyor, siz Eurovizyon’dan çıkarıyorsunuz.
Ülkeleri harap oluyor,
Siz önlem olarak Futbol takımlarını UEFA’dan çıkarıyorsunuz.
1 Milyon kişi Ukrayna’yı terk ediyor,
Siz konser peşindesiniz…
En son duyduğum tedbir oldukça ciddiydi ve Putin’i durduracak bir hamleydi:
“Uluslararası Kedi Federasyonu'nun yaptığı açıklamaya göre, sahibi Rus olan kediler kuruluşun düzenlediği yarışmalara katılamayacak…”
.
Şu Avrupa, biraz ileri gidip Rusya’dan gaz, petrol almamakla tehdit ediyorlar ya,
Bakın adam ne yapmış?
Bu savaşa te kaç sene önce hazırlanmış.
.
Bakın şimdi şu sosyal medyadaki yoruma:
“Putin’e bir şey olmaz. Batı kendi derdine düştüğü için Ukrayna’ya gaz verip kalkan olarak kullanıyor.
Yok Swiftmiş Mwiftmiş, Rusya’ya sinek vızıltısı bunlar.
Adam daha yeni Çin ile trilyonlarca dolar değerinde 30 yıllık gaz antlaşması yaptı. Bu sadece gaz…”
.
Devam ediyor yorumuna:
“Rusya Batıya giden boru hatlarını doğuya bağladı. Artık Asya pazarı yeter ona… Avrupa’ya ihtiyacı kalmayacak 1-2 sene içinde. Avrupa’ya vanaları kaparsa bunu fırsat bilen Araplar, gazı 3-4 katına kitler Avrupa’ya…
Çin ile Rusya Euro gibi yeni para sistemine geçerse şaşırmayın…”
.
Anladık mı Putin’i?
Sizce geri döner mi?
Her şeyden vazgeçer mi?
***
KÜÇÜK BIDEN
Şu haberi okuyunca işkillendim doğrusu:
“Rusya-Ukrayna savaşı tüm şiddetiyle sürerken ABD Başkanı Joe Biden’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e karşı yürüttüğü sert politika da devam ediyor.
Putin’e yönelik son olarak yaptırımların yanı sıra malvarlıklarını da dondurma kararı alan Joe Biden’ın sert tepkisinin ardından oğlunun Ukrayna’daki enerji şirketleriyle olan ilişkisi konuşulmaya başlandı.
Üç yıl önce New York Post'un ele geçirdiği ve Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden'a ait olduğu iddia edilen e-maillerde Joe Biden’ın başkan yardımcısı olduğu dönemde, Hunter Biden’ın Ukraynalı enerji şirketi Burisma ile ilişkisi ortaya çıkmıştı…”
.
“Good Morning”in “Günaydın” olduğunu biliyorum da, merak ettiğim şu:
Bu kelimenin ardından hemen, “Uyan da balığa gidelim” deniyor mu acaba?
***
BİTPAZARI
“Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağardı…”
.
E peki yağdı mı?
Elbette yağdı.
Dün Cuma pazarının otoparkında kurulan bitpazarının müşterileri oldukça fazlaydı.
.
Eskiye olan rağbet insanlık tarihinde önemli bir yer tutuyor.
Antikacıların, koleksiyoncuların vazgeçemedikleri bir alışveriş tarzı.
.
Ancak bizim otoparka kurulanların bunlarla alakası yok.
Daha çok eski ayakkabı, elbise filan.
Rağbeti onlar görüyor.
.
Bir insan neden eski ayakkabı veya elbise alır?
Cevap ortada:
“Yokluktan…”
.
Yoksa kimse elâlemin giydiği bir ayakkabıyı, elbiseyi giymek istemez.
.
Peki size bir soru:
“Bitpazarını kalabalık olması neyi gösterir?”
.
Cevaplar:
a-Bitinin eksik olduğunu
b-İnsanların bol vaktinin olduğunu
c-Ucuz ve kaliteli mal bulacaklarını sanmalarını
d-Bütçelerine uygun ihtiyaçlarını karşılama umutlarının olduğunu.
.
Bazıları Alâeddin’in lambasını da bulacaklarını sanırlar.
Öyle ya,
Lambayı eline aldıklarına çıkacak olan Cin’den 3 dilek dileyecekler.
.
Misal siz olsanız ne dilerdiniz?
.
Bir Fransız bir İngiliz ve bir de Temel bir gemi kazasından sonra ıssız bir adaya çıkarlar. İngiliz kumsalda bir lamba bulur. Fransız bunun Alâeddin’in lambası olabileceğini söyler ve lambayı ovuşturur. Gerçekten de lambadan bir cin çıkar.
"Ne dilerseniz dileyin benden" der.
İngiliz: "Ben ailemin yanına İngiltere'ye gitmek istiyorum" der. Cin isteği yerine getirir.
Sıra Fransız'a gelir. O da “Beni ailemin yanına Fransa’ya yolla” der. Onun isteği de yerine gelir.
Sıra Temeldedir.
Temel biraz düşünür.
Cin çabuk olmasını söyler.
Temel etrafına bakar ve Cin’e dileğini söyler. "Arkadaşlarım da gitti ben bu ıssız adada yalnız kaldım onun için, arkadaşlarımı geri getirmeni istiyorum…"