Çağımızın amansız hastalığı olarak nitelenen kansere karşı, gün geçmiyor ki, çözümler paylaşılmasın.
Gazetelerde, televizyonlarda çok sayıda program, bu amansız hastalığın üzerine nasıl gidilir sorusunun cevabını arıyor. Özellikle bitkilerden elde edilen materyallerin kullanımı konusunda efsane olan uygulamalar paylaşılıyor. Kesin tedavi elbette erken teşhisten geçiyor. Bununla birlikte, tedavi sürecinde kullanılabilecek çok sayıda tedavi ürünü var. Alternatif tıbbi tedavinin de yasallaşmasıyla bu çalışmalar daha da hızlanmış görünüyor. Önleyici ve tedavide destekleyici etkilere sahip bazı ürünleri paylaşmakta yarar var:
Son zamanlarda en çok konuşulan ürünlerden biri olan zerdeçal, karaciğer, akciğer, kolon, mide, meme, yumurtalık, beyin ve lösemi gibi pek çok kanser vakalarında, sorunlu hücrelerin çoğalmasını önlemektedir. Kanserli hücrelerin yaşamasını sağlayan enzimlerin aktivitesini azaltmaktadır.
Kara üzümün çekirdeği ve kabuğu kanser yapıcı bileşikleri bloke etmektedir. Dolayısıyla vücutta kanserli hücrelerin çoğalmasını ve gelişimini engellemektedir.
Havucun beta karoten içerdiğini hemen herkes bilmektedir. Suyu da çok zengindir. Beta karoten, prostat, ağız, yemek borusu ve mide kanserine karşı koruyucu etkilere sahip bulunmaktadır.
Yeşil çayın antioksidan etkileri oldukça yüksektir. Kolon kanseri riskini azalttığına dair bilgiler vardır.
Sarımsak ve soğan doğal antibiyotik olarak tanımlanmaktadırlar. Sarımsağın selenyum içeriği yüksek olup, göğüs, bağırsak, cilt ve prostat kanserlerinde, sorunlu hücre gelişimini önlemektedir. Soğan ise A, B ve C vitaminleri ile fosfor, iyot ve kükürt içeriğiyle kolon kanserine yakalanma riskini azaltmaktadır.
Kırmızı biber, limondan 5-6 kat daha fazla C vitamini içermektedir. C vitamini kanser hücrelerinin büyümesini engellediği gibi, bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.
Fındık, E vitamini yönünden en zengin besinlerden biridir. Kolon, prostat ve göğüs kanserlerinin önlenmesinde önemli rol oynamaktadır.
Yoğurt, probiyotiklerce en zengin gıdalardan biridir. Özellikle sarı suyu ilaç gibidir. Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde önemli bir role sahiptir.
Domates, likopen içermektedir. Likopen, DNA hasarını engelleyerek kanser riskini azaltmaktadır.
Lahanagillerin etkileri öteden beri bilinmektedir. Hatta turşularının dahi etkili olduğu bilim insanlarınca dillendirilmektedir. Brokoli, lif, A ve C vitaminleri, folik asit ve kalsiyum içeriği yönünden zengin olup, birçok yararları bulunmaktadır. Brokoli idrar yolları, kolon, akciğer, göğüs ve rahim kanserine karşı koruyucu özelliklere sahiptir.
Çörek otu, etkileri bilimsel olarak ispatlanmış, ender bitkilerden biridir. Akciğer, baş, boyun, kolon, karaciğer, lösemi, lenfoma, pankreas, prostat ve yumuşak doku kanserlerine karşı koruyucu özelliklere sahiptir.
Ananasın içindeki bromelain maddesi özellikle akciğer, bağırsak, yumurtalık ve cilt kanserlerinde tümörlü hücrenin gelişimini engellemektedir. Biraz pahalı olmakla birlikte arada bir tüketmekte yarar vardır.
Yemeklik tane baklagillerin kanser önleyici özellikleri öteden beri bilinmektedir. Mercimek, nohut, kuru fasulye ve barbunya, bağırsak kanseri için koruyucu özelliklere sahiptir.
Hemen birçok gıda maddesinin, kanser hücrelerinin gelişimini önleyici etkileri bulunmaktadır. Bununla birlikte, erken telhis ve hemen başlanan tedaviler çok etkili olmaktadır. Bunun için belirli aralıklarla kontrol yaptırmak, koruyucu önlemlerin başında gelmektedir.