Çok büyük bir şansa malikimişimki 1966 yılında memuriyet görevine başlamış olup, ben henüz 26 yaşında amirlerimiz kaymakam bey olsun diğer daire amirleri bizlerden yaşlı ama memuriyetlerde tam bir...
- Çok büyük bir şansa malikimişimki 1966 yılında memuriyet görevine başlamış olup, ben henüz 26 yaşında amirlerimiz kaymakam bey olsun diğer daire amirleri bizlerden yaşlı ama memuriyetlerde tam bir otorite ve hiyerarşik düzen kaymakam bey binada bütün maliye, nüfus, tapu vs. daireleri açık tutulan kapılarında görevlilerin görev başında mı olduğu ve arada bir sağlığı arar sağlık memuruna bir şeyler sorar, ilk girişte stajyer memursun 6 ay sonra deneme dönemi biter asli memurluğa geçişi yazılıp onaylanır. Ve her yıl memur amirleri tarafından matbu sicil evrakları sorulara göre doldurulur. Orada ‘’KETUM MUDUR’’ sorusu çok dikkatimi çekiyordu. Yani ağzı sıkı mıdır? Dairenin ve devletin sırrını saklayabilecek bir karakter midir? Ama maalesef duyuyordum ve şahsen de tanıyordum. PTT’nin hizmetlisi müdürünü Ziraat Banka memuru müdürünü adliyeden hizmetli yok efendim seçim hakim beyi seçim torbalarından özel işlerde kullanıldığı hep faso fiso ve bunlar derhal sürgüne yollanır veya işine son verilir. Bizler böyle bir atmosferde yetiştik hele memur dediğin öyle basın açıklaması katiyen yapamaz yok efendim sendikalaşmalar temelli düzeni bozdu bana çok tuhaf geliyor. Ben hala ilk başladığım gibi emekli olalı 32 yıla yaklaşıyor limonla ıslatılmış saçlarım yandan taranmış (yandan taranmış olsun fiyakan düzgün olsun) 2 günde bir sakal traşımı olurum kravatımı da takarım 5 yıl kadar önce özgürlük parkına hemen hemen sık sık hanımla beraber gidiyorduk garsonlar kravatlı amca hoş geldiniz buyurun ne alırsınız deyip bana karşı saygı duyuyorlardı. Adı Hasan olan bir gün abi dedi emekli olayım takacağım kravatı çekeceğim bacağımı garson bakar mısınız diyeceğim. Muzaffer olanı bir gün kravatsız gitmişim tabii nazı geçiyor hani kravatın deyip tenkitte bulundu.
- Köy hayırlarında mevlit okunurken en az bir saat iki dizimin üzerinde mümkün olduğu kadar hiç kıpırdamadan otururum. 10 yıl kadar önce kapalı cezaevi gardiyanı Selim Tosun 17 Haziranda Suluca Köy hayrı var beklerim dedi. Neyse gittim. Bir oturdum mevlit bitene kadar. Gel gelelim imam efendi şüphelenmiş bu mutlaka diyanettendir herhalde. Yakında bizi bir dağ köyüne yerime de bir torpilli gelir. Birisi demiş sakalı yok diyanetten olamaz hiç merak etme çok sonra Selim bu olayı bana anlattı. Adam bir oturdu mevlit bitene kadar hiç kıpırdamadı kimdi diye sonradan Selim bana anlattı devlet disiplinine uyanlara selam olsun.