Yeni bir gün ve yeni bir hafta hoş geldin Pazartesi ve de yeni hafta bayılıyorum yeni olan her şeye.
Kendimize nasıl davrandığımız ne kadar önemli değil mi? Bunları hep konuşuyoruz. Peki hastalıklara bakış açımız nasıl?
Hastalığı kabul etme diye başlığımız var peki bu nasıl şey deneyin hastalık var nasıl kabul etmem gelin inceleyelim hastalığa bakış açımızı.
Birçok insan hastalıklarla şu şekilde bir söylem alışkanlığındadır, şeker hastasıyım veya Hipertansifim- vesaire. "Ben" dediğin zaman, hastalığa sahip olursun, hastalığı senin bir parçan yaparsın, o senin kimliğin olur.
Çoğu insanın sahip olduğu bir başka klasik örnek de şunu söyleme alışkanlığıdır: "Acı çekiyorum, bu son derece zararlı bir ifadedir. Acıyı hastalığınızla ilişkilendiriyorsunuz. Onunla sürekli sefaleti davet ediyorsun.
PEKİ NE SÖYLEMELİYİZ?
Örneğin şöyle diyebiliriz, şeker hastalığı veya hipertansiyon durumundan geçiyorum. Durumundan geçiyorum dediğinizde, sadece bir yolculuktasınız demektir. Koşul kelimesini ekleyerek, daha iyi olacağını söylüyorsunuz.
Bunlar çok önemli için. Dikkat et dilemesi gerekiyor.
Çünkü Kelimelerin gücü var. Kelimeler titreşim taşır. Bu titreşimler doğrudan bilinçaltı zihninize bağlıdır. Ne söylersen o olursun. Tezahür, bilinçaltınızı neyin beslediğine bağlı olarak gerçekleşir. Olumlu düşünceler, olumlu sözler ve olumlu eylemler bilinçaltını beslediğinde, olumlu durumlarda tezahür eder. İyileşiyorum, zaten iyileştim, sağlığım üzerinde çalışıyorum, yaşasın işte öyle de oldu göreceksin.
Evet efendim kendinize ve çevrenize sevgiyle ve aşkla bakınız...
Selam ve sevgilerimle
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…