Memleketin cari açığını neredeyse enerji ithalatı oluşturuyor. Türkiye enerjide önemli açığı olan ülkelerin başında geliyor.
Elektrik enerjisi üretimi için ağırlıklı olarak doğalgaz çevrim santralleri ve termik santralleri kullanıyor. Yine elektriğin üçte biri sanayide, geri kalanı sosyal hayatta tüketiliyor. Doğalgazın tamamına yakını ithal olup, elektrik dışında evlerde ısınma ve yemek pişirmede yaygın olarak kullanılıyor. Beyaz enerji olarak tanımladığımız rüzgâr enerjisi ve benzeri enerjilerden yararlanma oranı oldukça düşük ve tam kapasite ile kullanılsa dahi, toplam enerji ihtiyacının onda birini ancak karşılayabilecek. Dolayısıyla enerji tasarrufuna gidilmesi ve bütün milletin enerji tasarrufu üzerine eğitilmesi ve enerji tasarrufunun kurumsallaşması gerekiyor.
Ne yazık ki binaların inşasında dahi aydınlanma üzerine enerji tasarrufu çok fazla düşünülmüyor. Karanlık alanların yaratıldığı, gün boyu elektrik kullanıldığı alanların önemli bir kısmını kamu binalarında görebiliyoruz. Diğer taraftan, kamu personelinin önemli bir kısmı, şartlanmış bir şekilde sabah odasını açarken elektrikleri açıp, akşam giderken söndürmekte veya yanık bırakmaktadır.
Yapılan hesaplamalara göre ortalama %35 oranında elektrik tasarrufu yapılabilir ve buna ödenen parayla ülkenin eğitim, ulaşım ve sağlık sorunları ortadan kaldırılabilir. Nerelerde tasarrufu yapabiliriz bir bakalım.
Yemek ısıtmalarda mikrodalga fırın kullanmak enerji tasarrufunun en yüksek orana ulaştığı alan görünüyor. Tasarruf oranı %60-65 arasında değişiyor. Yine tencere ve tavaları uygun kapaklarla iyi kapatarak, %60 oranında buhar enerjisinden yararlanmak mümkün görünüyor. Sebze ve patates haşlamada az su kullanıp, düdüklü tencerelerin tercih edilmesi, %50-60 oranında tasarruf sağlamaktadır.
Donmuş gıdaların oda sıcaklığında çözündükten sonra pişirilmeye başlaması, doğalgaz tüketimini önemli derecede azaltmaktadır.
Odaların ve mutfağın gün ışığıyla aydınlanması, %15 oranında elektrik tasarrufu sağlamaktadır. Bulaşık ve çamaşır makineleri tam dolu olarak çalıştırıldığında enerji tasarrufu %25’e yaklaşmaktadır. Yazın aydınlanmada ısı yayma özelliği az olan tasarruflu lambalar kullanıldığında, ayrıca serinleme için klima daha az çalıştırılmaktadır. Klimaların bakım ve temizliğine dikkat edilmesi, 10 yaşından sonra bu cihazların değiştirilmesi %40 oranında tasarruf sağlamaktadır.
Buzdolabı, evlerde en fazla elektrik tüketen aletlerdendir. Kapısının özellikle kahvaltılıklar alınırken fazla açık tutulması enerji sarfiyatını artırmaktadır. Duvara ve kalorifere yakın olması ise enerji israfına pik yaptırmaktadır. Tatile veya uzun süreli bir yere çıkıldığında, sıcaklık ayarı en düşüğe getirildiğinde enerji tüketimi en aza indirilebilmektedir.
Yerden kazanmak için müteahhitler genellikle banyo ve tuvaletleri evlerin ışık almayan kısımlarına yerleştirmektedir. Oysa bu alanlar oldukça fazla kullanılmaktadır. Dolayısıyla enerji israfı bu alanlarda daha da artmaktadır.
Evlerde ve işyerlerinde elektrikli aletler, televizyon ve bilgisayarlar sürekli stand-by konumunda tutulmakta ve küçük de olsa lambalar sürekli enerji harcamaktadır.
Bir ara resmi dairelerde lamba anahtarlarının üzerine “gereksizse söndürün” ibaresi yapıştırılırdı. Günümüzde özellikle kamu binalarında sabaha kadar yanan lambalara şahit oluyoruz. Bunun için aslında bir süre kullanılmadığında kendini kapatan lambaların geliştirilmesi gerekiyor.