Doğada hemen bütün canlılar birbirine bir gıda zinciriyle bağlıdır. Bu gıda zinciri içerisinde son derece ilginç, olağanüstü ilişkiler de dikkati çekmektedir.
Doğada hemen bütün canlılar birbirine bir gıda zinciriyle bağlıdır. Bu gıda zinciri içerisinde son derece ilginç, olağanüstü ilişkiler de dikkati çekmektedir. Bilim dünyası geliştikçe öyle ilginç ilişkiler tespit edilmektedir ki, bazı canlıların yaşamını sürdürmeleri, hayatta var olabilmeleri, “insana mucize bu olmalı” dedirtmektedir.
Meyve sineğini hemen herkes tanımaktadır. Sirke sineği olarak da bilinir bu sinek. Çürük meyve nerede varsa üzerinde uçuşan küçük sineklerin çoğu sirke sineğidir. Üzümden elmaya kadar nerede çürümüş, ekşimiş meyveler, meyve sinekleri için yaşam alanıdır. Aynı alanlarda sarıca arılar da dikkati çekmektedir. Sarıca arılar da şekerli besinleri öncelikle tercih etmektedir. Üzüm, elma, armut gibi meyvelerin özütleri en temel besin kaynaklarıdır. Bazı üzüm çeşitlerinin meyvelerini delebilirler ve tatlı özsuyunu çekebilirler.
Sarıca arıların çoğalmalarını kiremitlerin altındaki, bacalardaki peteklerde olduğunu, kapalı petek gözlerinin içinde larvalarının geliştiğini birçok insan görmüştür. Arazide de ağaç dallarının altlarında, ayçiçeği yapraklarında sıklıkla küçük petek yapan bu arılar çoğu insanın dikkatini çeker. Petek gözlerinin içinde bal arıları gibi polen ve benzeri beslenme ürünleri bulunmamaktadır. Sarıca arılar petek gözlerine yumurtasını meyve sineği larvasıyla birlikte bırakmaktadır. Meyve sineği larvasını hafifçe sokmakta ve paralize etmektedir. Bitkisel hayata giren larva, sarıca arının yumurtadan çıkacak larvası için besin kaynağı olmaktadır. Sarıca arı, meyve sineği larvasına zehir verdikten sonra arka bacaklarıyla masaj yapmakta ve zehrin tüm vücuda yayılmasını sağlamaktadır. Eğer zehir biraz fazla gelirse larva ölmekte ve kurumaktadır. Zehir az gelirse meyve sineği larvası gelişmeye devam ederek petekten çıkmaktadır. Dolayısıyla her iki durumda da sarıca arının yumurtadan çıkan larvası aç kalmaktadır. Sarıca arılar meyve çürüklerini ziyaret ederken aynı zamanda çoğalmak için meyve sineği larvası da tedarik etmekte, çoğalmasını bu şekilde gerçekleştirmektedir.
Meyve sineğinin varlığını sürdürmesi, sarıca arıya karşı savunma sistemi geliştirmesiyle mümkündür. Aksi halde tabiatta varlığını sürdürmesi imkânsızdır. Meyve sineklerinin sarıca arılara karşı nasıl bir savunma sistemine sahip oldukları derin incelemelerle tespit edilmiştir. Ergin meyve sinekleri, yumurtadan çıkan larvalarını meyve çürüklerinden daha fazla alkol almaya zorlamaktadırlar. Meyve çürüdükçe fermantasyon sonucu alkol oluşumu artmaktadır. Artan alkol oranı sirke sineği larvaları için ideal gıda kaynağı durumundadır. Erginlerin alkolle beslenmeye zorlamaları ise doğrudan doğruya neslin devamını sağlamaktadır. Daha fazla alkol tüketen larvalar, sarıca arının sokmasıyla paralize olmamakta, canlı kalmaktadır. Sarıca arının zehrinin etkisi geçtikten sonra, meyve sineği larvası yaşamına devam etmektedir. Beş on günlük hayatlar için hayatta kalmak mucize, varlığını sürdürmek ise olağanüstü bir mucizedir.
Doğada canlılar ölümüne birbirine hizmet etmektedir adeta. Hiç birisi bir diğerini yok etmeye zorlamamaktadır. Yoksa kendi yok olacağını bilmektedir.