Her türlü konuda Avrupa ile kıyas yapmak neredeyse vazgeçilmez olmuş durumda.
Bunun nedeni de Avrupa’da insanlar Türkiye’den daha iyi şartlarda yaşıyor ve insan hakları, adalet ve toplum düzeni konularında bizden daha önde olmaları yıllardır Avrupa Türkiye kıyaslamalarının nedeni oldu. Türkiye’de üreticilere üretim desteği az bu konuda hemen “Türkiye’de üretici az destek alıyor ama Avrupalı üretici çok büyük destekler alıyor.” Ama bu kıyaslama gerçekten doğru. Tabi ki tarıma destek verilmeli daha da fazla verilmeli. Çünkü gıda üretiminin ne kadar önemli olduğu Pandemi döneminde gördük. Üretim olmazsa gıda olmaz gıda olmazsa açlık başlar. Bu nedenle üreticiye destek verilmeli ki üretici üretmeye devam etsin. Tarımı ve birçok konu ile ilgili Avrupa ülkeleri ile kıyaslama yapmamız tabi ki normal. Avrupa’da her tarım ürününün üretilmesi ile ilgili üreticiye ciddi destek veriliyor. Bu nedenle de Avrupalı çiftçilere daha verimli üretim yapmak için ARGE yapıyor. 1 dönün araziden nasıl 2, 3 kat daha fazla ürün alabilirimin araştırması yapıyor. Tabi Avrupalı çiftçilerin en önem verdiği üretimlerden biride organik üretim. Organik üretim için devletten daha da fazla destek var. Ülkemizde de üreticilere destek var. Ama desteklemelerde üretim yapılan toprağa veriliyordu. Tabi böyle olunca da destek amacına ulaşmıyor. Doğu bölgelerinde topraklar aşiretlere ağaların. Böylelikle tarlanın, tarım arazisinin desteklemesi direk tarla ile uğraşıp ürünü üreten, ürün için terini akıtana değil toprak sahibine gidiyor. Tarlaların bir çoğu icarda. Yani tarlayı kiralayan bir üretici var. Tarlayı kiralıyor ve hangi ürünü üretecek ise onu üretip satıyor bunun karşılığında da tarlayı yani toprağı kiralıyor. Bir çok tarla sahibi tarlasını kiralarken “destekleme parasını da benim çünkü toprak benim” diyor. Tarlaya talip olan üreticide bu şartı kabul ediyor. Yani uzun lafın kısası zaten az olan destekleme parası da yerini çoğu zaman bulmuyor. Tekrar tekrar yazalım. Çiftçi bu girdi maliyetleri ile üretemez duruma gelmiş durumda. tarım da cidi düzenlemelere ve desteklere ihtiyaç var. Üreticinin girdi maliyetleri arasında bulunan mazot ile ilgili vergiler hemen düşürülmeli ve üreticiye ucuz mazot verilmeli. Gübre, tohum gibi üretimde olmazsa olmaz maddeler için hızla yerli üretime geçilmeli. Tohum ve gübre konusunda ele muhtaç kalırsanız gün gelir tohum aldığınız, gübre aldığınız ülkeler size bu maddeleri göndermez ve üretemezsiniz. Üretemezseniz de açlık başlar. Bir dönem Dünyada gıda üretimi açısından ürettiği gıda ile kendi vatandaşının karnını doyurabilen ender yedi ülkeden biriydik. Tabi bu durum çok çok uzaklarda kaldık. Tabi hiçbir şey için geç değil tarımımızı tarımsal üretimimizi arttırıp gıda üretiminde kendi vatandaşına yardım almadan, ithalat yapmadan doyurabilen bir ülke konumuna tekrar gelebilelim.