Üniversitemizin ortak olduğu, AB tarafından desteklenen ‘Yüksek Öğrenimde Dijital Okur Yazarlık-DIGI-KEY’ konulu proje kapsamında Prof.Dr. Kemal Çelik ile birlikte Fransa’ya geldik.

Proje toplantısı Paris’in bir banliyösü olan Serris’te yapılıyor. Projede Bulgaristan Trakya Üniversitesi, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi ile Fransa ve İtalya’dan sivil eğitim ve danışmanlık kurumları görev alıyor.
Bu arada Fransa’nın gıda güvenliğinde nasıl devrim yaptığını, gıda güvenliğini nasıl tesis ettiğini, gıdada dışa bağımlılığı nasıl ortadan kaldırdığını gözden geçirdik.  
Fransızlar memleketlerini hem Akdeniz de hem Manş denizinde hem de Atlas Okyanusunda toprakları olduğu için Kıta Fransa'sı olarak tanımlıyorlar. Aynı zamanda altıgen olarak da adlandırırlar. Okyanus ötesi kıtalarda da sömürgeleri bulunuyor.
Fransa, yönetimde yarı başkanlık sisteminin uygulandığı üniter bir devlettir. Ülkenin başlıca ilke ve ülküleri İnsan ve Yurttaş Hakları bildirgesinde detaylı olarak açıklanıyor.
Fransa, 17. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren uluslararası ilişkilerde öne çıkmış, 18. Ve 19. Yüzyıllarda ise en büyük sömürge imparatorluğunu kurmuştur. Nerde bir iç karışıklık çıksa arkasından Fransa çıkmıştır.
Dünya sıralamasında 6. sırada bulunan gayri safi milli hasılasıyla en zengin ülkelerden biridir. 67 milyon nüfusu olan Fransa’da kişi başına milli gelir 50 bin dolar civarındadır. Satın alma gücü de oldukça yüksektir. Gelişmiş ülkeler listesinde yer almaktadır.
İş gezileri için gelenler dâhil, ülkede yirmi dört saatten az kalanlar hariç tutulmak üzere, yıllık olarak ağırladığı yaklaşık 82 milyon turistle Fransa, dünyada en çok ziyaret edilen ülkedir.
Fransa, Avrupa Birliğini kurucu üyelerinden biridir ve birlik üyesi ülkeler içinde yüzölçümü en büyük olanıdır. Aynı zamanda NATO üyesidir. 360 savaş başlığı ve 59 nükleer santraliyle önemli bir nükleer güçtür.
Fransa, Avrupa'nın iktisadi açıdan güçlü ülkelerinden olmakla birlikte, dış ticaret açığı olan bir ülkedir. Bu olumsuz nokta bir yana bırakılırsa Fransa, tarım ürünleri bolluğu ve çeşitliliği ile Avrupa Birliği içinde birinci sırada, süt ürünleri açısından da dünyada dördüncü sırada, tarım ve gıda ürünleri dış satımında dünyada ikinci sırada yer alan bir ülkedir.
Fransa tarımsal üretimde son derece güçlü bir ülkedir. Avrupa Birliğinden aldığı fonların önemli bir kısmını tarımsal desteklemelerde kullanmıştır. Geniş ve verimli toprakları, modern teknolojinin uygulanması ve AB sübvansiyonları ile birleştirerek Avrupa’nın tarım ve gıdada en güçlü ülkesi haline getirmiştir.
Buğday, kümes hayvanları, süt ürünleri, sığır eti ve domuz etinin yanı sıra uluslararası kabul görmüş işlenmiş gıdalar Fransa'nın başlıca tarımsal ihraç ürünleridir. Buğday ithal eden Fransa buğday ve işlenmiş gıda ihraç etmektedir. Dünya şarap ticaretinin %90’ı Fransa’nın tekelindedir.
Son yıllarda AB sübvansiyonları azalmış olsa da Fransa tarımsal üretimde desteklemeleri arttırmakta, topraklarını daha verimli değerlendirmektedir.
Tarım, Fransa ekonomisinin en önemli sektörlerinden biridir. Her ne kadar Gayri Safi Milli Gelir içindeki payı azalmış olsa da gıda güvenliği üst seviyelerdedir.