İlk arıcılığa başladığımız yıllarda kovanları kışa girerken sarıp sarmalardık. Üzerlerine ziftli kâğıt çeker adamakıllı bağlardık.
Kovanda iki çıta arı kalmışsa oradan buradan soğuk girmesin diye yandan bezle sarardık. Kovan sayısı artınca sarıp sarmalama işleri azaldı, arılara da pek bir şey olmadı.
Bu sene mevsim kırık. Güz yağmurları yağmayınca sonbahar da çiçeksiz geçiyor. Oysa eylül ve ekim ayında yağan yağmurlar pürene çiçek açtırır, arıyı yavruya yatırır, kovanlar genç arılarla kışa girerdi. Güz kurağı gelecek senenin de kırık geçeceğini gösteriyor. Güzün uyanmayan ot, baharda iyi gelişmiyor, yeterli polen ve nektar veremiyor. Gelecek yıllar bitmez ne de olsa.
Bir kovanı kış boyunca sıcak tutma işini arılar yapıyor zaten. Bir de kar örtüsü oldu mu ne ayaz işler ne de kış. Bununla birlikte arıcıların çoğu güneş ısısını daha iyi emmesine yardımcı olmak için bir kovanı siyah plastikle sarmak veya bir kovanın ağzını daraltmak suretiyle kışın rahat geçmesine yardımcı olur. Kovan içini daraltmak da önemli uygulamalardandır.
Arılar havalar soğuyunca, sıcaklık 14 derecenin altına düşünce salkım oluşturur. Kas hareketleriyle arılar salkım içindeki sıcaklığı 31 derecede tutabilirler. Çıtaların üzerlerine kemer çekerek mevcuda göre kendileri için kışı geçirecekleri bir ortam oluştururlar.
Salkım içi sıcaklık 30 derecelerde seyrederken, salkımı oluşturan arılar sürekli yer değiştirirler. Böylece salkımın dışındaki arılar içeriye girerek ısınır ve değişim sürekli devam eder. Aksi halde sürekli dışarıda kalan arılar soğuktan ölür. Kışa girerken arı nüfusu ne kadar fazla ise kışın atlatılması o kadar kolay ve rahat olur. Arı nüfusu azaldıkça salkımın içini sıcak tutmak zorlaşır. Kovanın bahara çıkma ihtimali zayıflar. Zayıf kolonilere destek vermek, kovan içini daraltmak yararlı olur.
Arılar kovan içini temiz tutarlar. Arılar genellikle kovanda dışkılamazlar. Kışın salkımdayken dışkılamazlar. Hava sıcaklığının arttığı bir gün salkımı bozarlar ve dışkılamak için dışarı çıkarlar. Arıların karlı havada bile çıktığı görülür. Temizlik uçuşunu mutlaka yaparlar.
Temizlik uçuşları yanında, salkım halindeyken ölen arıların kovan dışına taşınması işlemi de gerçekleştirilir. Hava sert ise ölen arılar uçuş tahtasının üzerine bırakılır.
Arılar salkımda iken fazla polen ve bal tüketmezler. Sıcaklığın hafif yükselmesiyle beslenme işlemi de gerçekleşir. Çünkü salkım içi ısıyı 30 derecede tutmak için de enerji gereklidir. Bunun için kışa girerken kovanda yeteri kadar stok bal bırakmakta yarar vardır. Kışa girerken 8 çıta arısı olan bir kovan, kışın uzunluğuna göre 25 ila 35 kg arasında bal tüketir. Yeterli stok bal yoksa iyi havalarda besleme yapmak gerekir. Ancak kış döneminde besleme yapmak, havalar iyi gittiğinde arıyı aldatabilir, yavruya yatırabilir. En iyisi stok bal bırakıp, cemreler düşünceye kadar beklemektir. Bu arada arıların ömrünün yazın 45 gün, kışın 90 gün olduğunu unutmamak lazım.