Anadolu medeniyetlerinin hangisini yazsam?
Göbeklitepe’den başlasam derken Bilecik İnhisar’da tanıtımları yapılan yerleşim daha eski çıktı.
Derken “Mardin Dargeçit’teki bulgular mı daha eski?” sorusunu sordurdu.
Karahantepe ana istasyon, Sefertepe, Taşlıtepe, Ayanlar Höyük’ten bahsetsek aklınız şaşar…
.
Ayanlar, Yoğunburç, Harbetsuvan, Kurt Tepesi ve Taşlıtepe’kazılar başlamamış bile.
.
Yurdumuzun medeniyetleri saymakla bitmez…
Hangisinden bahsetsem:
Hititler,
İyonlar,
Frigler,
Sümerler,
Asurlular,
Truvalılar,
Lidyalılar,
İyonlar,
Urartular,
Persler,
İskender İmparatorluğu.
Roma İmparatorluğu,
Bizanslılardan mı?
Yoksa
Perslerden,
Komagene Krallığı v.s. gibi yüzlercesinden mi?
.
Sıksan toprağı, tarih fışkıracak, tarih…
.
Bu arada kışın kayak yapılabilecek yüzlerce doğal pist,
Yazın denize girebilecek binlerce kıyı, koy,
Trekking yapabilecek binlerce parkur,
Deniz sörfü,
Rüzgâr Sörfü,
Boğazlar,
Dağlar,
Yaylalar,
Termaller,
Oksijen depoları ormanlar,
Göller,
Irmaklar,
Manzaralar,
Dolu, dolu, dolu…
.
Dünyaya bakalım;
.
En çok turist çeken ülke ile
En çok gelir elde eden ülke ayrı.
.
Pandemi öncesi en çok turiste sahip ülke başka,
Sonrası başka.
.
Turizm gelirlerinin GSMH’ya oranları başka.
.
GSMH’ya oranına bakarsak Türkiye 12. Sırada.
.
Birinci sırada,
210 milyar dolarla
Amerika Birleşik Devletleri var.
GSMH’ya oranı: 1.1
.
İkinci İspanya
68 Milyar dolar.
GSMH’ya oranı 5.2
.
Sonra 60 Milyar ile
Fransa var
Oranı: 2.3
.
Dördüncü sırada Tayland var.
57 Milyar dolar.
Oranı: 12.6
.
12. sırada Türkiye var.
Geliri 22 Milyar dolar.
GSMH’ya göre oranı ise: 2.6
…
2021’de 421 Milyon turist (yabancı) seyahat etmiş.
Türkiye “29,9 milyon turist sayısı ile dünya dördüncüsü” olmuş.
.
Turist çekme konusunda 4. olurken,
Kazanç konusunda 12. olmuşuz.
.
Bu verilerden sonra insan şunu düşünmeden edemiyor.
.
Yurdumuzda turist çekecek bu kadar ilgi alanı varken hala aşağı sıralarda yer almamız kadar kötü bir durum söz konusu olabilir mi?
.
Tesisler yapmalıyız,
Hava ulaşımında rekorlar kırmalıyız,
Şehiriçi ulaşımında raylı sistemlerde öne çıkmalıyız,
Tren vazgeçemeyeceğimiz ulaşım olmalı,
Feribot ve yolcu gemisi filoları olmalı elimizde.
.
Tüm bunları başarsak turizm gelirleri ile yaşayıp gideriz.
.
Etrafımızdakilerle dalaşmazsak,
Devletlerin başkanlarına hakaret etmezsek,
Yurdumuzu olur olmaz kişilerle doldurmazsak,
Terör bölgelerimizi turizm ile kalkındırırsak,
Dünya lideri olmamız an meselesi.
.
Sınırlarımızı koruyalım,
Demokrasimizi ön plana koyalım,
Yurtdışı ve yurtiçi barışı tesis edelim,
Özgürlükler ülkesi konumuna gelelim,
Yatırımları hızlandıralım,
Keyfimize bakalım…
***
ÇANAKKALE NEREDE?
Çanakkale’ye dönersek.
Halimiz içler acısı.
.
Dünyanın hiçbir yerine nasip olmayan “Şehiriçi havaalanımız” var.
Otobüs garı şehrin ucundayken havaalanı dibimizde.
Al bavulunu eline çık evinden, yürüye yürüye git uçağına bin.
İyi ama uçak nerede?
.
Balta kesti,
Balta nerde?
Suya düştü…
.
En uzun sahil bandına sahip il Çanakkale.
Gemi yok.
Gemi olsa liman yok.
.
Su nerde?
İnak içti.
İnek nerde?
Dağa kaçtı.
Dağ nerde?
Yandı, bitti, kül oldu gitti…
.
Turist Çanakkale’ye gelecek uçak yok.
Gemiyle gelecek gemi yok.
.
Turizmciler en çok uçağa yanıyorlar.
“Hem iç piyasaya, hem dış piyasaya tur düzenleyemiyoruz” diye yakınıyorlar.
Ankara’dan sabah gelip akşam dönen uçak olsa turiste boğarız Çanakkale’yi diyorlar. “Hatta karşılıklı olursa deme keyfimize” diyen çok.
.
Truva’yı soran dolu.
Ama getiremiyoruz.
Şehitlikleri sormayan yok.
Ama nafile.
.
Bunların yanında Kazdağları, Bozcaada, Gökçeada, Parion, Assos v.s.
Dolu.
.
Ama Türk Hava Yolları’nın işi iç ve dış turizmi canlandırmaksa eğer, Çanakkale’yi es geçiyor.
Uçak yoksa uçak alsınlar,
Varsa sefer koysunlar.
Zor mu o kadar?
.
Vekillerimiz ne yapıyor acaba?
Bir tanesi iktidarda Grup Başkan Vekili,
Diğeri muhalefette Genel Başkan Yardımcısı.
Sonuç?
Sıfır elde var sıfır.
.
Tesisler, son zamanlarda atak yapan Çanakkale için hala yeterli değil.
Burası derhal birinci derece teşvik bölgesi ilan edilmeli, krediler (hazır faizler düşmüşken) kolaylaştırılmalı ve turizmde atak yapılmalıdır.
***
GİRİŞİMCİ DİYE BUNA DERİM
Bu bir turizm girişimi haberidir.
.
Haber şöyle:
“Türkiye'de iPhone marka telefonlar yüzde 50 ÖTV, yüzde 18 KDV ve diğer vergilerle birlikte dudak uçuklatan fiyatlara ulaşıyor.”
.
“Ülkemizde Eylül ayında satışına başlanan iPhone 14, iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max fiyatları vergilerle birlikte 35 bin liradan başlıyor, modeline ve hafıza büyüklüğüne göre 64 bin liraya kadar çıkıyor.”
.
“Yurt dışında iPhone marka telefonlar ülkemize göre yaklaşık 15-20 bin lira daha ucuz fiyata satılıyor.”
.
Doğru mu doğru.
.
Gelelim haberin ilginç tarafına.
.
“Bu durumu değerlendirmek isteyen ve iPhone telefona ulaşmak isteyen vatandaşlar, Gürcistan’ın Batum şehrine akın etmeye başladı.”
.
“Türkiye'nin dört bir tarafından günübirlik Gürcistan’a giden vatandaşlar, neredeyse yarı yarıya fiyat farkı ile iPhone telefonlara ulaşabiliyor.”
.
“Kimi vatandaşlar kendisine ucuz telefon edinirken,
Kimileri de Batum'dan aldıkları telefonları Türkiye'de telefon mağazalarında üzerine koydukları fiyat farkı ile satışa çıkararak işin ticaretini yapıyor.”
.
Ama vatandaşı her biri uyanık olunca, vizesiz girilebilen Gürcistan’a hücum edince ortalık ana-baba gününe dönmüş.
Kuyruklar uzamış gitmiş.
Zira bu telefonları kullanabilmek için IMEI numarası gerekiyor.
Bu sebeple telefonları pasaportlara işlettirmek lazım.
Bunun için de ayrı kuyruk oluşuyor.
.
Peki turizm bunun neresinde?
.
İşte burada.
.
Trabzon’da faaliyet gösteren bir turizm firması da işi fırsata çevirmiş.
.
“Gürcistan Teknoloji Turu” adı altında turlar düzenleyen turizm firması şöyle tanıtım yapıyor:
“Son zamanlarda Türkiye’de yükselen telefon fiyatları ve IMEI uzatmanın sona ermesi nedeniyle Gürcistan uygun telefon fiyatları ve vergi iadesi imkânı ile teknoloji tutkunları için cazip bir seyahat noktası haline gelmiştir…”
.
Firmanın Gürcistan Turu reklamlarında IPhone görseliyle birlikte;
“Batum’u gez, 5 yıldızlı otelde konakla, 20 bin TL’nin üzerinde para kazan” ifadeleri yer alıyor.
.
Dünyanın neresinde,
“IPhone Alma Turu” düzenleniyor?
Bulamazsınız, çünkü bize mahsus bir şey…
***
FUTBOLDA GELİNEN SON NOKTA
“Haftasonu Göztepe-Altay maçı oynanamadı.”
Ertelendi.
Tabi maç demeye bin şahit lazım.
.
Stada özel ambulansçılar tarafından havai fişek sokulmuş.
Misafir tuvaletlerine saklanmış.
Sonra tribünlerden ateşlenmiş ve sonuç:
Karşı tribünlerdeki taraftarlardan 2’si çocuk olmak üzere 3 kişi ağır yaralanmış.
.
Daha bitmedi.
.
Bir taraftar korner bayrağını sökerek arkası dönük kalecinin başına hızla 2 defa vuruyor.
Öyle şiddetli ki, direk kırılıyor.
(Ulen! Eskilerin deyimiyle ‘Gâvur olsa bu kadar kin ile vurulmaz)
.
Biz tüm bunlara “Futbol maçı” diyoruz.
.
Ankaragücü-Beşiktaş maçında yaşanmıştı.
“Sümenaltı” edilmişti.
Hatta arkadaşını koruyan ve olayları protesto eden Josef ile dalga geçilmişti.
.
Bu olaylar onun devamı.
Sen suçluyu serbest bırakırsan, olacağı bu.
.
Şu haberi okuyun gelecekte ne olacağını anlayın:
“Esenyurt’ta 2 şüpheli, hırsızlık suçlamasıyla sevk edildikleri adliyede nöbetçi mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Şüpheliler dışarı çıkarken polisin masa üzerindeki çantasını çalarak kaçtı.”
.
Yazık…
Koskoca ülke ne halde?