Tarihte elle yapılan ilk kovanlardan olan sepet kovan, modern arıcılığın zirve yaptığı bu çağda dikkat çekmeye devam ediyor.

Modern arıcılık, çeşitli popüler arı kovanı tasarımları sunarken, 19. yüzyıla kadar arıcılar yalnızca sepet kovanla bal ürettiler. Sepet kovandan neredeyse hiç vaz geçmediler.
Sepet kovanlar, hasır ipinden yapılmış oval şekilli kovanlardır. Normal sepet yapımında kullanılan hayır, kargı kamışı veya benzer malzemelerden de yapılabilir. Rahip Lorenzo Lorraine Langstroth'un Langstroth kovanını tasarladığı 19. yüzyıla kadar en önemli arı kovanı tarzıydı. Langstroth kovanı, kullanımı kolay yapısı ve yeniden kullanılabilirliği sayesinde hızla popülerlik kazanmıştır. Bu kovanlarda çerçeve kontrolü kolaydır. Arıların takibi mümkündür. Sepet kovanlarda ise hasattan hasada kontrol yapılabilir.
Sepet kovanları, soğuk iklimlerde kullanıldığında kovan için bariz riskler oluşturan açık bir tabana sahiptir. Bu nedenle tahta üzerine yerleştirilir. Bazen altlarına hasır serilir. Çoğu zaman da bu sepetler duvarlara açılan girintilere yerleştirilirler. Boşluklarına da saman doldurulup sepet içinde arının istediği iklim daha kolay tesis edilir.
Sepet kovanların yalıtımından eskiden beri endişe edilmemiştir. Modern kovanlara göre çok daha güvenlidir. Konik üst kısımda ısıyı muhafaza etmek ve salkım içi hareketleri kolaylaştırmak mümkündür. Diğer yandan sepet kovanların içi arılar tarafından propolis ile sıvandığı için hastalık etmenleri gelişemez.
Sepet kovanlardan bal hasadı oldukça zordur. Genellikle yılda bir defa ve arı nüfusunun azaldığı dönemde yapılan hasatta güçlük çekilmemektedir. Petekler kesilerek alındığından arıya stok bal bırakmak için petek kontrolü yapmak zordur.
Eski arıcılar çok kalın ve güçlü maskeler kullanmasının nedeni de sepet kovanlarda bal hasadının zorluğu ve arının çok fazla rahatsız edilmesidir. Eskiden bazı arıcıların sepet kovanlardan bal hasadı yapmak için sepetleri suya batırıp öldürdüğü veya arıyı sersemleten zehirli bitkileri yakıp tütsü olarak kullandığına dair bilgiler bulunmaktadır.
Sepet kovanlar kullanılırken genellikle sezon sonunda kovanlar ağır ve hafif olarak ayrılmıştır. Hafif kovanlar kışı atlatamayacağı için elenmiş, ağır kovanlar da önceleri tütsü kullanılarak hasat edilmiştir.
Hasat edilen petekler ortasına şiş takılan kovaya bezler içinde konmuş ve çevrilerek balı alınmıştır. Bu önemli bir gelişmedir. İlerleyen dönemlerde hasat edilecek sepetlerdeki arılar altına konan bir kovaya silkelenmiş, petekler kesildikten sonra arıları tekrar geri verilmiştir.
Sepet arıcılığı, ahşap arı kovanlarının yaygınlaşmasıyla önemini yitirmiş olsa da arının bu kovanlarda çok daha iyi gelişmesi, kışı rahat atlatması, varroa bulunmaması, hastalık yapmaması gibi avantajlarıyla hala arıcıların dikkatini çekmektedir. Binlerce yıl kullanılan sepet teknolojisini modern teknoloji ile birleştirmeye çalışan arıcı sayısı her geçen gün artmaktadır.