FAHİŞE Kadının biri bir giyim mağazasına elbiseleri üzerinde deneyerek almış ve kasaya yanaşmış.
Tam ücretini ödemek üzereyken kasanın yanındaki papağan, kadına bağırmaya başlamış;
-“Adi kadın, pislik, fahişe…”
Bunun üzerine kadın sinirlenerek mağazayı terk edince, mağaza sahibi adam papağanı sertçe uyarmış.
Birkaç gün sonra aynı kadın mağazaya tekrar gelip kasaya geldiğinde, papağan aynı kelimelerle hakaret etmiş.
Kadın mağazayı tekrar terk edince, mağaza sahibi papağanı papağan eğitim merkezine göndermiş. Orada papağana, İngilizce ve Fransızca dillerinde güzel sözler, iltifatlar üzerine eğitim verilmiş.
Aynı kadın bir süre sonra tekrar mağazaya gelip alışverişini yapmış ve kasada parasını öderken bakmış ki papağanda “tık” yok.
Kadın şaşırmış tabii ve merakla sormuş;
-“Hayırdır! Bu papağana ne oldu?”
Adam olayı anlatmış ve:
-“Eğer sağ bacağınızdan eteğinizi hafif açarsanız İngilizce, sol bacağınızdan eteğinizi biraz açarsanız Fransızca iltifatlar edecektir.” der
Kadın şaşkınlıkla denemek ister.
Gerçekten kadın sağ bacağından eteğini kaldırdığında papağan İngilizce:
-“Çok güzelsiniz” demiş.
Kadın bu sefer sol bacağından eteği aralayınca, aynı iltifatı Fransızca duymuş. Bu olay kadının çok hoşuna gitmiş ve “bir sorum olacak” demiş:
-“Eteğimin her iki kenarını birden kaldırırsam ne olur acaba?”
Papağan kanatlarını çırparak bağırmış;
-“Patron, ben sana dememiş miydim; bu kadın gerçekten fahişe diye!”
***
YAĞ DEĞİŞİMİ
80’lik ihtiyar 20 yaşındaki kıza âşık olur ve evlenirler.
Küçük kasabada büyük olay yaratan evlilik memnun mesut devam ederken bir yıl sonra ihtiyar karısını doğum yapmak üzere hastaneye getirir.
Herkes şaşkınlık içindedir.
Derken hemşire gelip adamı tebrik eder;
-“Bu mükemmel bir şey! Bu yaşta bunu nasıl başardınız?”
-“Eee... Motoru sıcak tutacaksın kızım!”
Ertesi yıl 80’lik ihtiyarın 20’lik karısı tekrar hamile kalır ve yine aynı hastaneye gelirler. Hemşire yine büyük bir şaşkınlık içinde:
-“Tebrik ederim, bu olağanüstü bir şey!”
Deyince ihtiyar kıs kıs güler:
-“Sana söyledim. Motoru sıcak tutacaksın!”
Bir sonraki yıl, ihtiyarın karısı yine hamiledir ve karısı doğumhanede iken gelen hemşire ihtiyara,
-“Vay be ne erkekmişsin!” der.
İhtiyar, “Motoru sıcak tutacaksın” diye cevap verince hemşire atılır:
-“Eh artık yağı değiştirsen iyi olacak. Bu defaki zenci!”
***
PROJE MÜDÜRÜ
Turist biri evcil hayvan dükkânına girer ve hayvanlara bakmaya başlar.
Bu arada içeri diğer bir müşteri girer ve tezgâhtara bir Auto CAD maymunu istediğini söyler.
Tezgâhtar “hay hay” der ve kafeslerden birine giderek bir maymun çıkarır.
Maymunun tasmasını takarak müşteriye verir ve “5,000$” der.
Müşteri parayı öder ve maymununu alarak oradan çıkar.
Şaşırmış olan turist tezgâhtara giderek:
-“Çok pahalı bir maymunmuş. Bunların çoğu bir kaç yüz dolar iken o neden o kadar pahalı?” diye sorar.
-“Oh, o maymun Auto CAD’i çok hızlı kullanır, hiç bir hata yapmaz, değerli bir maymundur” diye cevap verir.
Turist diğer bir kafesteki maymuna bakar,
-“Vay bu daha da pahalıymış. Ne yapıyor?”
-“Ha, o bir çizim maymunudur. Sistem dizayn edebilir, yerleşim projeleri yapar, çizimler yapar, spesifikasyonlar yazar, hatta bazı hesaplamaları dahi yapar. Hepsi de gerçekten faydalı şeylerdir.”
Turist etrafa biraz daha göz gezdirir ve tek başına bir kafeste bir maymun görür. Boynundaki etikette 50,000$ yazmaktadır. Soluk soluğa tezgâhtara gider.
-“Peki, şu ne yapıyor?” diye sorar.
Tezgâhtar cevap verir
-“Ha, onu gerçekte bir şey yaparken görmedim ama proje müdürü olduğunu söylüyor.”
***
RİTMİK
Yaşlı kadın, yaşlı kocasının ölümüne ağlıyordu.
Komşular kendisini yatıştırmak için ne söyledilerse, ihtiyar dul dinlemiyor, ağlamasını sürdürüyordu:
-“Ah benim ritmik kocacığım... Ah benim ritmik kocacığım… Aaaah, ah!”
“Ritmik koca” deyiminden bir şey anlamayan komşuları, dayanamayarak sordular:
-“Kuzum, ritmik kocam diye ağlıyorsun. Ne demek bu ritmik koca?”
Kadıncağız, hıçkıra hıçkıra konuşmaya çalıştı.
-“Aaaah, Ah! Bilirsiniz, epey ihtiyardı rahmetli… Ama yatakta gayet temkinliydi. Karşımızdaki Kilise çanının ritmine ayarlamıştı kendisini... Ama aaah ah! O itfaiye arabası... ‘Çan, çan, çan’ diye hızlı hızlı çalıp da kapımızın önünden geçince... Gitti işte...”
***
KOLAY
Doksanlı yaşlara yaklaşmış iki yaşlı kadın sohbet ediyorlarmış.
-“Benimki bu sıralarda kötü bir alışkanlık edindi. Tırnaklarını yemeye başladı. Ne yaptıysam vazgeçiremedim. Sinirlerimi bozuyor.”
-“Haklısın benimki de bir ara başladı ama uyguladığım tedbirlerle tırnak yemesini engelledim.”
-“Çok iyi! Ne yaptıysan bana da öğret lütfen.”
-“Kolaaaay… Dişlerini sakladım...”
***
İSA-MUSA
Hırsız, gecenin yarısında bir eve girer.
Karanlık koridorda, yaktığı küçük el fenerinin ışığında ilerlerken bir ses duyar,
-“İsa seni izliyor!”
Şaşkınlık ve korkuyla etrafına bakınan hırsız, bir yandan da evdeki değerli şeyleri aramaya devam eder.
Tekrar aynı sesi duyar:
-“İsa seni izliyor!”
Bu kez hırsız elindeki feneri çevrede gezdirmeye başlar ve bir papağan görür.
-“Bunu sen mi söyledin?” diye papağana sorar.
Papağan:
-“Evet, yalnızca seni uyarmak için”.
Hırsız:
-“Ne! Beni uyarmak mı? Kimsin sen? Adın ne senin?”
Papağan:
-“Musa”
-“Musa? Hangi salak bir papağana Musa adını koyar ki?”
Kuş cevap verir:
-“Bilmiyorum. Tahminimce arkanda duran Dobermana da ‘İsa’ adını veren salak olabilir!”
***
3 DİLEK
Bir kurbağaya güç verilmiş ve “Ormanda yürürken önüme çıkan ilk iki kişi ne dilerse yerine getireceğim” demiş.
Ormanda yürürken bir ayı ile tavşan çıkmış.
Bunları yanına çağırmış.
-“Benden 3 şey dileyin, dileğinizi yapacağım”.
Ayı demiş ki:
-“Bu ormanda ne kadar dişi ayı varsa hepsi bana hasta olsun”
Kurbağa dileğini hemen yerine gelmiş.
Sonra tavşan;
-“Bana bir kask ver” demiş onun dileği de olmuş.
Ayı ikinci olarak;
-“Yan taraftaki ormanda ne kadar ayı varsa hepsi dişi olsun ve bana hasta olsun.”
Tavşan ikinci dilek olarak;
-“Bana bir motosiklet ver” demiş.
İkisinin de dilekleri hemen yerine gelmiş.
Ayı kendi kendine, “Yahu bu tavşan amma da salak. Para istese zaten her türlü dileği olur. Neden motosiklet ile kask istiyor ki?” diye düşünmüş.
Ve son dileğini söylemiş;
-“Son dileğim yeryüzünde ne kadar ayı varsa hepsi dişi olsun ve beni arzulasınlar” demiş.
Dileği yerine gelmiş.
Tavşana sıra gelince, tavşan motosikletine atlayıp kaskını takmış ve son gaz oradan uzaklaşırken;
-“Son dileğim, bu ayı homo olsun.”
***
FOTOĞRAF
Temel bir gün Dursun’a gidip,
-“Dursun, senin makinen var. Bana 12 tane vesikalık fotoğraf gerekiyor çeker misin?” demiş.
Dursun da;
-“Çekerim ama benim makine boydan çeker, vesikalığı nasıl çekeceğiz ki?” demiş.
Bunları almış bir düşünce.
Başlamışlar düşünmeye.
Sonunda Dursun’un aklına bir şey gelmiş:
-“Temel, sen sahile git kumu kaz içine gir, omuzlarından aşağısı görünmesin. Böylece vesikalık olur. Bende karşına geçip çekerim.”
Temel; “Tamam” demiş.
Dursun makineyi almak için eve gitmiş.
Döndüğünde ne görsün?
Temel 12 tane çukur kazmış.
Hayretle sormuş;
-“Ula Temel neden 12 tane çukur kazdın?”
Temel;
-“12 resim lazım ya, ondan tabi…”
Dursun alay eder gibi;
-“Ulan salak Temel boşu boşuna 12 tane çukur kazmışsın. Bir çukur yeterdi. Çünkü ben 12 tane fotoğraf makinesi getirmiştim zaten…”
***
APTALCA MERAK
Adamın biri arkadaşıyla yemek yerken; “Kolumun ağrısından ölüyorum” diye dert yanar.
Arkadaşı da;
-“İleride köşedeki marketin önüne yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular. Üç dolara bir jeton alıyorsun, yanında getirdiğin idrar örneğini açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için yapman gerekenleri öğreniyorsun.” demiş.
Adam hemen idrarını bilgisayara vermiş.
10 saniye sonra yazılı olarak cevap gelmiş:
-“Kolunuzda bir cins eklem ağrısı olan Teniselbo oluşmuş. Sıcak tutun, ağır işlerden kaçının, iki haftada düzelecek.”
Adam, muzırca bu akıllı cihazın nasıl aldatılabileceğini düşünmüş.
Bir miktar çeşme suyuna köpeğinden alınmış bir kılı koymuş, üstüne karısının ve kızının idrar örneklerini eklemiş. Cihaza atmış. 10 saniye sonra yazılı yanıt gelmiş:
“1. Çeşme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazı almayı düşünün.
2. Köpeğinizde kene var. Eczaneden özel bir şampuan alıp köpeğinizi yıkayın.
3. Kızınız kokain bağımlısı. Bir psikiyatri kliniğine yatırın.
4. Karınız hamile. İkizler sizden değil. İyi bir avukat bulun.
5. Bu aptalca merakınız yüzünden hiç yoktan aile düzeniniz bozulacak.”