Seçim yaklaştıkça, adaylar açıklandıkça ortalık “Kel Ali’nin Bağına dönecek” belli.
Kel Ali mi?
.
Bilmeyenler için anlatılmış.
Size aktarayım madem:
Eskiden Karasaban ile beygir veya katırdan çift sürerlerdi.
Rahmetlik Kel Ali, çiftçilik yapardı.
Ekmeğini milletin tarlasını bağını zeytinini sürerek, tımarını yapar para kazanırdı.
Şartlar ağır geçim zordu.
Rahmetlik çalışkandı.
O gelir “Benim tarlamı sür”,
Öteki gelir “Sebehleyn zeytine gidicik” derdi.
Günleri koşuşturmakla geçerdi.
Bir gün “Çocukları mahrem kalmasın” deyi 150-200 tiyek bir bağ alır.
Ancak, milletin işine koşuşturmaktan bir türlü kendi işine gidemez.
Bağını süremez.
Karar verir, “Sebeh kendi bağıma gidicim” der.
Akşam eve kıramayacağı biri gelir.
“Acı sebeh zeytine gidek Ali emmi” der.
O da kabul eder.
“Birkaç gün sonra kendimin kine giderim” der.
İşlerin çokluğundan, koşuşturmaktan bağının budamını yapamadığı süremediği gibi bir türlü otunu da alamaz.
Kimseyi de kıramaz.
Milletin işini yapmaktan bir türlü kendi işini yapamaz.
Artık, Kel Alinin bağının tiyekleri ottan tikenden gözükemez durumdadır.
Bağ ottan içine girilemez hal almıştır.
Bağın dalları zeytin fidelerine sarılmış, ot tiken bir birine karışmıştır.
Millet mantaradan geçerken otlu bağı görünce “Kel Ali’nin Bağı” derler
O günden beri millet nerede bir otlu bakımsız bir bağ görse veya karışık bir şey görse, “Kel Ali’nin Bağına dönmüş” derler…
.
Seçim telaşından ortalık karışacak.
.
Laflar atılacak,
Yakıştırmalar yapılacak,
Sövgüler ediecek,
Hakaretler can yakacak.
.
2 ay boyunca dinleyip duracağız.
.
Seçim;
Mevcut sistemin değişmesi, “Parlamenter Sistemin” geri gelmesi için uğraşanlarla,
Rejimin tamamen ortadan kalkması ve yeni yeni rejimlerin gelmesini isteyenler arasında gidip gelecek.
.
Bu yapılırken,
Bir taraf 20 senedir yapılanları ortaya döküp, iktidarın ne kadar beceriksiz olduğunu ortaya koyarken,
İktidar kanadı ise muhalefetin HDP ile ortaklığını ön plana çıkarıp, oy almaya bakacak.
.
İktidar tüm bunları yaparken çok dikkatli olma durumundadır.
Muhalefeti HDP ile işbirliği yapmakla suçlarken, hepsini PKK ile eş tutmak, oldukça ağır sözler söylemek HDP seçmenini kırabilir.
Sonradan bu kırdığınız insanlardan oy isteme durumuna düşebilirsiniz.
.
HDP’liler ise buna karşılık kendi seçmenine nerede durduğunu net olarak belli etmelidir.
“Nasılsa başka oy verecek yerleri yok” lüksüne kapılmasınlar, oyların nereye gideceği hiç belli olmaz.
Sonraları “Ben nerede yanlış yaptım” şarkısını söylemek zorunda kalabilirler.
.
Yıllardan beri yüzde 10-12 bandında seyreden oylarının neden artmadığını da ayrıca düşünsünler.
.
Selahattin Demirtaş bu durumun farkında.
Verdiği demeçlerle durumu kurtarmaya uğraşıp, terör ile mesafeli durmaya çalışıyor ve üzerlerine yapıştırılan bu söylemden silkinmeye çalışıyor.
.
Zorunlu yaşatıldığı mekânda artık kendine gelmiş olacak ki, siyasetin nasıl yapılacağını, demokratik ortamlarda nasıl davranılacağını ve demokrasi kurallarının nasıl işleyeceğini nihayet benimsemiş gibi.
.
İşte bu sebeple HDP’li oy verenlerin yüzde 90’ı kendisini dinlemeye ve takip etmeye başladı ve kırk yıllık önderlerini terk ettiler.
.
İktidar kanadı ve yandaşlarının seçimde kullanacağı tek argüman Millet ittifakını HDP ile özdeşleştirip, terör bağlantısı olduğuna dikkat çekmek.
.
O sebeple şimdilerde sürekli “Televizyonlarda Milliyetçiliği ön plana çıkaran dizi, slogan ve reklamlarla algılara başladılar…”
.
“HDP eşittir Terör” anlayışı bu sefer ters tepecek gibi duruyor.
.
İşte tüm bunları göz önünde bulundurması gereken İktidar, ilk defa “Kaybedecek” şeklindeki algıyı kırmak için oldukça fazla hata yapacaktır.
.
Seçim konusunda uzman olan Reis’in, bu sefer işi zor gibi.
Bu seçimde ilk defa bu kadar organize olmuş bir muhalefet ile karşılaşacak,
Bu seçimde ilk defa ekonomi konusunda sıkıntıda olan bir seçmenle seçime girecek,
Bu seçimde ilk defa afet yaşamış kişiler oy kullanacak,
Bu seçimde ilk defa yolsuzlukların ayyuka çıktığı bir ortamda seçime girecek,
Bu seçimde ilk defa “Kaybedebilir” şeklindeki algının karşısına çıkacak.
.
Anketlere bakılırsa ne yaparsa, yapsın kaybettiği gözleniyor.
Hele hele parlamento için hiç umut yok.
***
SONSUZ İHTİRAS
Sokaklarda halk ile beraber oluyoruz.
Onların fikirlerini almaya çalışıp, kendimize göre bir anket yapıyoruz.
.
Deprem bölgesine gidenlerden edindiğimiz bilgileri değerlendirerek,
Daha 4 ay önce Güneydoğu Anadolu Bölgesine yaptığımız gezideki gözlemlerimize dayanarak bir nabız tutma gayreti içindeyiz.
.
Günlük gazeteler, televizyon tartışmaları, köşe yazarları, anketler ve liderlerin söylemlerine bakarak bir sınır çiziyoruz.
.
Tüm bunların çerçevesinde iktidar her türlü bilgi ve belgeyi kullanarak seçimi sonsuz bir ihtiras içinde istiyor.
.
“Kim olursan gel” mantığı ile hareket ederek, kendisine zarar verecek girişimleri bile görmüyor.
.
“Yeter ki oy gelsin” şeklindeki istekleri seçmenini şaşırtıyor.
.
Seçimi ikinci tura taşımak için elinden geleni yapacak olan İktidarın seçim stratejistleri, ikinci turda tüm güçleriyle saldırıp, vur-kaç taktiği ile seçimi almaya çalışacaklardır.
.
“Öyle ya da böyle nasılsa alırlar” algısı ile muhalif kanadın sandığa gitmesini engellemek de bir taktik olabilir.
Şu aralar hangi AKP'li ile konuşsam:
“Ne yapar, ne eder seçimi alırız” algısı ile donanmışlar.
.
Bu bir algı operasyonu olup, devletin koruyucu gücünü yok saymaktır.
Seçimin sadece ve sadece meydanlarda alınacağını,
Devletin başka yöntemlere müsaade etmeyeceğine inanmak istemiyorlar.
.
“İlle de alırız” söylemine alışıp gevşeyen partili ise nasıl motive edilecek bilemiyorum...
GEL BAKALIM MUHARREM!
İktidarın bel bağladığı Muharrem İnce ise tüm hızıyla ortaya çıktı.
.
Anketlerde yüzde 7 gibi (!) uçuk rakamları gören İnce aldığı gaz ile bu işe oldukça inanmış şekilde bodoslama daldı.
.
Dansıyla Z Kuşağını yakaladığını varsayanlar, bu kuşağın oy kullanmaya gidince ne düşüneceklerini kimse bilemez.
.
“Gel bakalım Muharrem” şeklindeki bir hitap ile o anda yere çakılan İnce’nin, aldığı ve tamamını kendi hanesine yazdığı yüzde 32 ile bundan sonra ne yapacağı merak konusu.
.
İnce için çok ince hesap yapılıyor.
.
Her iki halde de kaybedeceği bir seçime hazırlanan Muharrem İnce, hayatının kumarını oynamak üzere sahneye çıkıyor.
.
Yüzde 7 ile 10 arasında alacağı ilk turda Millet İttifakı, yüzde elliye yakın bir oy ile kaybederse İnce’nin siyasi hayatı bitecektir.
.
Keza Millet ittifakının, İnce’ye rağmen birinci turda kazanması halinde yine tarih sayfalarında yerini alacaktır.
.
Onun tek umudu Cumhur ve Millet İttifakı adaylarının ikinci tura kalması ve Millet İttifakının ikinci tur sonunda kazanması.
.
“Benim oylarımla kazandı” şeklinde bir açıklama ile siyasi sahnede devam biletini almayı hedefliyor olabilir.
.
Muharrem İnce’nin kazanamayacağı bir seçim olabilir ama kaybettireceği bir seçim olma ihtimali daha yüksektir…