11 ayın sultana ramazan ayındayız. Mübarek ayda Allah tuttuğunuz oruçları kabul etsin.
Bir ramazan ayın daha başladık. Tabi hep içimizden geçen “Nerede O Eski Ramazanlar” cümlesi var. Hakketten nerede o eski ramazanlar. Yardım, paylaşmak, sofranı açmak gibi ramazanın özünde olan davranışları şimdilerde nadiren görebiliyoruz. Apartmanlarda komşular sırayla iftar yemeğine alınız oruçlar beraber açılırdı. Ramazan ayında sofralar daha zengin, insanlar akrabalar dostlar daha birlik ve beraberlik içinde olunurdu. Tabi birde ramazan ayının bereketi olurdu. Nerede o eski ramazanlar dediğimizde alım gücünü de özledik eski ramazanların. Yani kıymanın kilosunun 300 TL , Hurmanın tanesinin 5 TL, Ramazan Pidesinin 10 TL, en ucuz Peynirin kilosunun 100 TL olduğu bir ramazana girdik. Zengin ramazan sofraları yerini bir çok eksiklerin olduğu sofralara, ramazanın neşesi yerini karamsarlığa bırakmış durumda. Çarşıda pazarda fiyatları hepimiz görüyoruz. Orucumuzu açtığımız hurmanın tanesi 5 TL, yani evimizde 4 kişinin oruç tuttuğunu düşünsek hurmayla oruç açsak günlük 20 tl hurma masrafı olacak. Sahurda zeytin, peynir, çay, pide, yumurta ve diğer kahvaltılık malzemelerin 4 kişilik bir sahur sofrası masrafı neredeyse 200 TL’yi buluyor. Artık aylık sahur sofrası masrafını siz hesaplayın. İftar sofrasının masrafının ise ucu açık. Vatandaşlar gelirlerine göre iftar sofralarını kursa bile sahur sofrası örneğinden çok çok daha fazla bir maliyete kuruluyor iftar sofraları da. Şimdi insan her yönü ile daha da özlüyor eski ramazan aylarını…