Resmi görevimden emekli olalı 30 yılı geçti.
Görevli olduğum günlerimde, bilhassa Ramazan ayı günlerinde televizyon kanallarından zamanın en değerli ve en büyük kanser profesörü Nurbaki Hoca çıkardı ki aynı zamanda din alimi olarak görüyordum kendisini ve Rahman Suresi’nin çok değişik bir okunuşu ve bunu ancak çok iyi Kuran okunuşu hakkında çok güzel eğitim almışlar tarafından okunduğunca ömrüm boyunca çok az kişiden hakiki okunuşu dinlediğimi ve geçmiş zamanlarda ilimiz Necippaşa Camii’nden emekli Sayın Ömer Hoca’dan da teravileri bazı misafir olarak bulunduğu camilerde Rahman Suresi ile kıldırdığıdır. Aynı zamanda Nurbaki Hoca bilhassa çocuklarda sık sık rastlanan tonsillit rahatsızlıklarına da hemen ilaçlarla müdahale edilmeyip boğazın bekçileri olarak orada karakol gelişmesi sağlanmasından ve köy çocuklarının bu yönden daha sağlıklı olmasından bahsederdi.
Sayın Hocamızın oruca niyetlendiği zaman ‘Ey vücudumun bütün hücreleri, sağ ayağımın sağ baş parmağının en son hücresi dahil ben bugün imsaktan orucun açılacağı ezan vaktine kadar en az 16 saat kadar yemeden içmeden kesileceğim, herkes ona göre tedbirini alsın, hücreler tamamdır sahip der yani kanser. İnsanın vücudunun herhangi bir organının mesela karaciğerinin hücrelerinin normal üreme ve çoğalma dışına çıkıp istediği şekilde çoğalması olayıdır. Bu olayda sağlığını düşünmeyen, sigara içip kendini her gün kıdım kıdım zehirleyen, beslenmesini iyi yapmayan, istirahatini yapmayan zayıf iradeli kimselerde olduğunun açıklamasını yapıyordu.
Kutsal kitabımızda Hz. Allah ‘Biz her ümmete orucu farz kıldık’ diyor. İmroz (Gökçeada)da günü gününe 25 yıl 2 ay kaldım. Bir ara 4 sene kadar kiracı olup Rum evinde Rum komşu matmazel Argiro’dan ‘Bizler 40 gün kandan gelen yiyecekler yemeyiz. Et, süt, balık, yumurta vs. yalnız bitkisel besleniriz sonunda Paskalya bayramımız olur’ diyordu. Biz Türkler olsun, Rumlar olsunçok eskilerde dinimize çok daha iyi sahip çıkıp oruç tutar, kanser hastalığı da çok ileri yaşlarda ve çok az kişide ancak doktorlar tarafından tespiti yapılıp halk tarafından hemen hemen hiç bilinmezdi. Şimdilerde bilhassa bayanlarda meme kanseri var.
Görevim icabı hükümet tabipliği ve sağlık merkezi baştabipliği bir arada olup başka memur olmadığından ilçe ve köy doğum-ölüm defterlerine işlerdim. Rumların ölüm yılları hep 80 yaşın üzerinde oluyordu. Geçen sene yapılamadı bu sene haberlerde duydum ‘Alaçatı ot yemekleri festivali’ diye Rumlarla birlikte yaşanan Ayvalık-Edremit-Alaçatı gibi bazı yerlerde çok çeşitli otlardan yemekler yapılıp insanları daha uzun ömürlü olmaları hakikatidir. Herkesin bilhassa bayanların sigaradan uzak disiplinli ve sağlıklı bir hayatını sürdürmeleri dileği ile selam olsun…