Bu Ramazan kısa sürdü sayılır. Hem günler kısaydı hem de Ramazan 29 gündü.

Bu Ramazan kısa sürdü sayılır. Hem günler kısaydı hem de Ramazan 29 gündü. Havalar da serin gidince pek farkına varmadık. Yarın bayram. Hani tekerlemeler vardı, yarın bayram bir kaşık ayran diye başlayan. Bayram arifelerinde çocukların en sevindiği zamanlarda söylediği. Yarın bayram diyene hemen yapıştırılırdı bir kaşık ayran. Neler alındığı da pek anlatılırdı sokak aralarında. Mutlaka bir şeyler alınırdı çocuklara. Başka türlü bayramın geldiği belli olmaz yoksa. Barış Manço da hani şarkısında söylüyor ya ‘Bugün bayram erken kalkın çocuklar’. Bayramların çok daha fazla güzellikleri de vardı mutlaka. Ama yine de bayram çocuklara gelir hep.
Aslında geçen sene de gelmişti bayram. Hem de iki defa. Hayatı yakalamaya çalışırken daha ne bayramlar göreceğiz farkında olmadan. Allah uzakta bayram, hasretlik bayramlar yaşatmasın.
İki yumurtaya bir üçüncü sigarasını alındığı zamanlarda da gelirdi bayramlar. Yarından sonrasının sonrası diye heyecan basardı. Hep kıyaslanır gerçi eskiler daha güzeldi diye. Ama bunu kıyaslama yapmaya çok gerek yok. Çocuklara her daim güzel gelir bayramlar.
Bayramlaşmada epey farklılıklar ortaya çıkmaya başladı yine de. Bilişim dünyasının nimetleri ile daha çok bayram kutlanıyor. Manidar sözlerle durumlar yapılıyor sosyal medya hesaplarında. Çocuklar artık kapı kapı dolaşmıyor. Köy yerinde kapıların çoğu kapandı. Şehirlerde de kapıların ardında kimler var pek bilinmiyor.
Bayramlar akraba ve kadim dostların bir araya geldiği güzel günler. Layıkıyla kutlamakta yarar var. Zaten sanal dünya insanları sanal olarak görüştürüyor. İnsanlar birbirlerine pek dokunamıyor. Eski zamanları anacak çok fazla zamanları da olmuyor. Kısa cümlelerle hal hatır sormaların ötesine çok geçilmiyor. Haliyle akrabalar bile birbirine uzaklaşabiliyor.
Ekonomi, iş, güç peşinde koşarken insanlar kendi hesaplarının esiri haline geliyorlar. Ortak değerler her geçen gün zayıflıyor. Memleketin ve milletin yarınını görmek gücü zayıfladıkça normalden uzaklaşıldıkça insanlar kendi hesaplarına daha fazla düşmek zorunda kalıyorlar.
Memleketin ve milletin zenginleşmesi çok fazla önem arz etmiyor. Ekonomik ve siyasi sıkıntılar bayramların araya sıkıştırılmasına neden oluyor.
Bayramda tatili hesap edenler, dinlenmeyi ama kafa dinlemeyi hesap edenler hızla artıyor. Tatil bölgelerine kaçışlardan bunu görmek mümkün. İnsanların akraba ve dostlarına ayıracakları zamanlar azalıyor. Bunda endüstriyel topluma geçişin, şehirli olma olamama arasında gidip gelmenin de etkileri oldukça fazla görünüyor.
Ne şekilde olursa olsun, bayramların güzelliği, büyükleri ziyaret etmek, hasta ve yaşlıları ziyaret etmekle ortaya çıkıyor. Uzakta olsalar bile telefonla aramak, iyi olduklarını görmek bayramın güzelliğine güzellik katacak davranışlardır.
Daha güzel bayramlarda görüşmek dileğiyle İyi Bayramlar.