Çanakkale’nin son yıllarda yükselen değerlerinin başında Geyikli ve sahilleri yer alıyor.
Artık büyük şehirlerden bunalanlar, Antalya, Bodrum, Marmaris, Bozcaada gibi nezih tatil bölgelerinin şehirleşmesinden rahatsız olup Geyikli sahilleri gibi daha bakir bölgeleri tercih etmeye başladılar.
Burada aylardan beri gözlemlediğim bir olay var.
Dünyada sadece kendisinin yaşadığını zanneden bazı insan(!) lar, gün batımından sonra Odunluk İskelesi’nin üzerine balık tutma amaçlı gelip geç saatlere kadar duruyorlar.
Giderlerken iskelenin üzerinde önemli bir miktarda yığın bırakıyorlar.
Çöp yığını…
İçinde içki şişeleri, kabuklu yemiş cips ambalajları ve daha birçok yiyecek artıkları.
Aslında kıyıda çöp bidonları var.
Ama 50 metre yürümek beyefendilere zor geliyor. Belediye çalışanları bu çöpleri alana kadar sabah çıkan rüzgârla büyük bir kısmı denize uçuyor.
İskele üstünde çöp yığını oluşturanlar denize atılmaması gerektiğini henüz öğrenmiş olanlardan oluşuyor.
Bu aşamaya gelmeyenler de var.
Onlar şişe, kutu ve bilimum çöpleri direk denize atıyorlar.
Ne yazık ki bu gidişle benim doğup büyüdüğüm bu sahillerin temizliği ile çok uzun süre övünemeyecek gibiyiz.
Öyle bir eğitim sistemimiz olmalı ki bu vatanın her köşesini çocuklarımıza bırakacağımız emanet gözüyle bakmalıyız.
Ben sefamı süreyim de nasıl olsa birileri toplar diye düşünmek kısa sürede mavi bayraklı plajlarımızın çöplüğe dönüşmesine sebep olabilir.
Deniz salyasıyla bütün kıyılarımızın nasıl rezil hale geldiğini çok çabuk unuttuk.
Hasan Çakıcı