Efsane bir Salı gününden tüm gönül dostlarıma sevgiler.
Bugün sizlerle zaman zaman hayatımızda yaşadığımız fırtınaların bizim için neden geldiğini ne öğrettiğini hangi dersleri almamız gerektiğini yazmak istedim.
Evet değerli gönül dostlarım zamanla öğreniriz ki, bir fırtına hayatımıza vurduğunda her zaman yok etmek için gelmez, genellikle varlığımızı artık bize hizmet etmeyen her şeyden arındırmak için gelir.
Zamanla hayatın döngülerden ibaret olduğunu ve her şeyin içinde bir amaç olduğunu, en zor durumların bile aslında bize hizmet ettiğini anlıyoruz.
Yani krizlerimiz artık bizi çok korkutmuyor, çünkü onlarda dönüşümümüz için kutsal bir an, yanlış yaptığımız şeyi olacağımızdan ayıran bir portal olduğunu biliyoruz.
Hayatın altüst olduğu anlarda, kesinliklerimin artık o kadar emin olmadığı, güvenimin biraz azaldığı, her şeyin istediğim gibi gitmediği anlarda sabırlı olmayı öğrendim. İşte bu anlarda anladım ki hayatın benden kendime bakmamı istediğini, inkar ettiğimi, görmek istemediğim her şey için, bende biriken, temizlenmesi, yeniden düzenlenmesi, yeniden icat edilmesi gereken her şey için.
Bu sürecin getirebileceği korku ve acı karşısında bile anladım ki, bana karşı çalışan Evren değil, aksine tüm varoluşun bana büyümeye sıçrama fırsatı veriyor.
Evet biliyorum o fırtınalar korkutucu ama çok daha fazlası gelip geçti, doğru değil mi?
Çok sık hayatımızın hassas yapılarını yok ettiler, yanılsamalarımızın kumdan kalelerini süpürdüler ve duygularımızın toprağını ıslattılar, amaaaaa işte tam da orada kendimizin yeni ve daha iyi bir versiyonunun filizlenmesini sağlıyorlar.
Yani fırtınalar senin için geldiğinde sabır ve güç sahibi ol. Sonsuza kadar kalmayacaklar. Ne gerekiyorsa temizleyecekler ve onlardan sonra güneş yeniden parlayacak.
O halde güneş ışığımız olsun yolumuz aydınlatsın ve bize pırıl pırıl günler getirsin
Kendinize ve çevrenize aşk ve sevgiyle bakın
Selam ve sevgilerimle
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…
SİZİ SEVİYORUM…