Son bir haftada arı sokması sonucu üç vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaz aylarında sıklıkla meydana gelen bu tür vakalarda tedbirli olmak gerekiyor.
Son bir haftada arı sokması sonucu üç vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaz aylarında sıklıkla meydana gelen bu tür vakalarda tedbirli olmak gerekiyor.
Aslında arılar agresif-saldırgan böcekler değildir, ancak kendilerini tehdit altında hissettiklerinde sokabilirler. Sadece dişi arılar sokabilir. Sokma yeteneği olan çok sayıda arı türü vardır ama bunların bir kısmı öne çıkmaktadır.
Yaban arısı çoğunlukla siyah ve sarı çizgili oval şekilli ve tüylü kanatlı bir arıdır. Göğüs kafesinde (orta kısım) altı bacağı ve kafasında iki anteni vardır. Yavaş uçar. Yuvaları genellikle topraktadır. Bu arılar insanı soktuğunda iğnesini geri çekebilir. Bal arısı gibi ölmez.
Bal arıları insan yaşam alanlarına yakın olduğu için insanların en fazla şikâyet ettikleri arılardır. Bal arıları rahatsız edildiklerinde saldırgan olabilirler. Soktuklarında genellikle iğneleri deride kalır. Eğer torbası bastırılarak alınırsa zehir vücuda boşaltılmış olur.
Marangoz arılar bal arıları gibi tozlayıcı böceklerdendir. Polen ve nektar ile beslenirler. Genellikle ağaçlara yuva yaparlar. Bunlar da yaban arıları gibi birkaç defa sokabilirler. Ancak zehirleri düşük miktardadır.
Arılar içinde zehri en fazla olan eşek arılarıdır. Sarıca arılar da yine eşek arıları gibi birkaç defa sokabilirler ama eşek arıları kadar zehirleri fazla değildir.
Arı sokması çok yaygın bir yaralanmadır. Arılar, ılık iklimlerde veya ılıman iklimlerde uzun süreli sıcak havalarda aktiftirler. Böceğe çok yaklaşan veya evini rahatsız eden herkesin başına bir arı sokması vakası gelebilir.
Arılar polen ve nektar ile beslendikleri için doğada tozlayıcı olarak görev yaparlar. Bu nedenle çalışma alanlarında rahatsız edilen arılar saldırıda bulunabilir. Çatılarda, ağaç dallarının altında veya par ve bahçelerde bodur çalılar içinde veya toprakta yuvası bulunan yaban arılar, fark etmeden de olsa insanlar tarafından rahatsız edildiklerinde kendilerini savunmaya çalışırlar.
Sokmanın olduğu yerde keskin, yakıcı bir ağrı meydana gelir. İğnenin girdiği yerde bir kızarıklık ve çevresinde hafif bir şişme başlar. Hafif alerjisi olan insanlarda arının soktuğu yerde meydana gelen şişlik daha büyük olur. Aslında şişme vücudun verdiği tepkidir.
Arı alerjisi olan kimselerde vücudun verdiği tepkiler çok güçlüdür. Nefes almada zorluk başlayabilir. Arı vücudun neresinden sokarsa soksun, dilde ve boğazda şişme başlar. Baş dönmesi ve karında meydana gelen kramplar alerjik bünyenin en önemli tepkileridir. Mide bulantısı ve kusma isteği de alerjik bünyelerde görülebilir. Nabız da artabilir.
Arı alerjisi olan kimselerin arı soktuktan sonra yarım saat içerisinde hastanede olmalarında yarar vardır. İlk on beş dakika son derece önemlidir.
Arı alerjisi olanların parlak ve çiçekli giysileri giymemeleri, parfüm kullanmamalarında yarar vardır. Yine alerjik bünyeye sahip insanların yanlarında otomatik epinefrin enjektörü taşımaları ve sokma vakasının akabinde kullanmaları gerekmektedir. Hastane uzak olabilir. Tıbbi müdahale yapılıncaya kadar tedbirli olmakta yarar vardır. Yine alerjisi olan insanları tedavi olma şansı da vardır.