Çeltik tarla sahiplerine bu sene kazandıracak gibi görünüyor. Yurtdışından önemli miktarlarda çeltik ithalatı var. Dolayısıyla daha şimdiden pirinç raflarında fiyatlar önemli derecede yükseldi.
Tarımda kazanmanın artık en önemli yolu masrafları azaltmaktan geçiyor. Hemen her üründe olduğu gibi, asgari masrafla en yüksek verime ulaşılabilen ürünlerde, çiftçimiz her zaman kazanacak veya piyasa şartları kötü olduğunda bile en düşük düzeyde zarar edecektir.
Çeltikte arazi kiralarının yanında, motopompla sulamalarda, yabancı ot ve hastalıkların yaygın olduğu alanlarda masraflar çok yüksektir. Dönüm başına masrafın 7000 TL’yi geçtiği çeltik tarımında, verimin 700 kg/da’dan aşağıya düşmemesi gerekmektedir. Verimin düştüğü yerde masrafları çıkarmak neredeyse imkânsızdır. Bu anlamda, çeltik üretim maliyetleri yüksek ürünler içinde yer almaktadır.
Yüksek verime ulaşmada anahtar uygun çeşit seçimidir. Eğer ekilen çeşit, iklim ve toprak şartlarına uygun değilse, bakım şartları ne kadar iyi olursa olsun verimi artmayacağı gibi, uyum sağlamamış çeşitler üretim masraflarını da artırmaktadır. Ekim zamanından itibaren sulama ve gübreleme yönetimine kadar yapılacak bütün uygulamalar verimi etkilemektedir.
Bundan 20-25 sene öncesi en fazla ekimi yapılan baldo, çeşitler içinde erkenci gurupta yer almaktadır. Verimi çok yüksek olmamakla birlikte, en yüksek kaliteyi vermektedir. İri taneleri ve yüksek randımanıyla dikkati çekmektedir. Bununla birlikte, yüksek verimli Osmancık çeşidinin çeltik tarımında yerini almasıyla ekim alanı önemli derecede azalmıştır. Osmancık-97 çeşidi 1997 yılında tescil edilmiş, 2003 yılından itibaren hemen bütün bölgelerde yaygınlaşmıştır. Hatta Balkan ülkelerinde de aynı isimle tescil edilmiş ve yaygın bir şekilde yetiştirilmektedir. Daha geççi oluşu ve yüksek verimiyle dikkati çekmektedir. Taneleri küçük olmakla birlikte, kendi adına zaten standart oluşturmuştur.
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Osmancık çeşidi dışında çok sayıda çeşit ıslah etmiştir. Batı bölgelerinde yetiştirilebilecek çok sayıda çeşit bulunmaktadır. Özellikle Dr. Halil Sürek’in adını verdiği Edirne, Balıkesir ve Çanakkale’nin çeltik yetiştirilen bölgelerde dekardan 1 tonun üzerinde verim veren yeni çeşitler bulunmaktadır.
Çeltik çeşitlerinde kök boğazı çürüklüğüne dayanıklılık verimde anahtar özelliği taşımaktadır. Üst üste çeltik yetiştirilen alanlarda, hastalıklar artmakta, dayanıklı çeşit tercihi verimi artırdığı gibi, masrafları azalmaktadır.
Çeltik üretiminde yabancı ot sorunu her geçen gün artmakta ve mücadelesi üretim maliyetlerinin üçte birine yaklaşmaktadır. Yabancı ot problemini çözecek en iyi uygulama ekim nöbetine gitmektir. Çeltik tavalarını arada bir kuru tarıma ayırmak ve yabancı ot yoğunluğunu azaltmaktır.
Bu sene dünyanın en büyük çeltik üreticisi Çin, çeltik bölgelerinde 140 yılın en büyük yağışını aldı. Çeltik alanlarında önemli zararlar meydana geldi. Ancak hasarın büyüklüğü bilinmiyor. Bu nedenle uluslararası borsalarda çeltik fiyatlarının yükseleceği tahmin ediliyor, ancak ne kadar yükseleceği bilinmiyor.
Memlekette kuraklık sorunu nedeniyle rekoltede azalışlar bekleniyor. Neticede çeltik üreticisinin yüzünü güldüreceğe benziyor.