Nihayet beklenen açıklama AK Partiden geldi ve Jülide İskenderoğlu’nun ismi geçtiğimiz pazar günü Genel Başkan Erdoğan tarafından Çanakkale Belediye Başkan adayı olarak açıklandı.

Geçtiğimiz dönemlerde AKP Çanakkale Milletvekilliği yaptıktan sonra, Çanakkale Belediye Başkanlığına aday olan 3. Kişi olarak siyasi tarihe geçti.

.

Bilindiği üzere daha önce vekillik yapmış olan Mehmet Daniş ve Ayhan Gider, Ülgür Gökhan’ın aldığı karşısına aday olarak çıkmışlar ve oldukça yüksek oy farkıyla seçilememişlerdi.

.

Geçtiğimiz seçimlerde CHP’nin oyunun yanı sıra Ülgür Başkan’ın şahsi oyları da devreye girmiş ve Çanakkale seçmeninin ağzında, “Ceketini koysa kazanır” şeklinde bir deyim oluşmuştu.

.

İskenderoğlu’nun isminin açıklanması ile siyasi dengeler hızla değişti?

.

Nasıl mı?

Şöyle bir bakalım.

.

Ülgür Başkan kendisine yönelttiğim “2024 yılında yapılacak olan yerel seçimlerde aday olacak mısınız?” sorusuna, “Ön seçim olmazsa aday olmam” şeklinde bir açıklama yapmıştı.

.

Ülgür Başkan, CHP Genel Merkezi “Ön seçim yapmayacağını” açıklamadan, “Aday olmayacağım” demişti ve aday olmamıştı.

.

Burada gerçekten yorulduğu için mi, yoksa ön seçim olmayacağının tüyosunu aldığı için mi aday olmadı bilinmez.

Onu kendisiyle yakında yapacağım bir programda sorarım.

.

“Ülgür Başkanın aday olmayacağım” açıklamasının ardından CHP içinden 4 aday ön plana çıktı.

1 tanesi hariç, diğer 3 tanesi “Ön seçim şartı” istiyordu.

Ancak Genel merkez “Anket çalışması yaptık” diyerek eski milletvekili, Kılıçdaroğlu'nun Adalet Bakanı adayı olan Muharrem Erkek’i aday gösterdi.

.

Demokrasi ve adalet konusunda duyarlı bir çok CHP’li, bu açıklama (Ön seçimsiz aday belirleme) karşısında net tavır alarak adayın karşısına geçti.

Hatta Ülgür Başkanın yardımcılığını yapan ve aday adaylığını açıklamış biri etrafında birleştiler.

.

Böylece "Merkezciler ile Değişimciler" şeklinde ikiye bölünüverdiler.

.

Hatta bazıları kızgınlıkla, “Seçtirmeyeceğiz” şeklinde sloganlar paylaştı sosyal medyadan.

.

Bu arada İYİ Parti, ittifak yapmayacaklarını açıklayarak Çanakale'den bir aday çıkarıverdi.

.

Genel Başkanları da grup toplantısında ismini zikretti.

.

Böylece merkez sağ, MHP ve AKP oyları ile CHP küskünlerinin birleşmesi ile ilk defa sağ oylar olarak Çanakkale Belediye Başkanlığını CHP’nin elinden alma şansı doğmuştu.

.

İYİ Parti adayı çalışmalarına hız vermiş, uzun süredir ilk defa şans doğmuştu.

.

Tabi bunun bir şartı vardı:

“AKP'nin göstereceği aday bağlıydı…”

.

Bugün CHP adayına, “AKP kimi aday gösterirse sizin şansınız artar?” şeklinde bir soru sorsanız kesinlikle. “Jülide İskenderoğlu” ismini telaffuz ederdi.

.

Sebep?

.

Biraz önce çizdiğim senaryo neticesinde gerçekten CHP, (sağ oy birleşmesi ile) büyük bir darbe alabilirdi.

Ne zamana kadar?

AKP adayını açıklayana kadar.

.

“Aynı şeyi deneyerek ayrı sonuç beklemek” şeklinde bir söz var.

.

Yine bir aday,

Yine bir eski vekil.

.

Sonuç ne olur?

İstatistiklere bakarsak,

Geçmiş seçimlere bakarsak,

Biraz zor gibi.

.

Ayrıca şu durumu da açıklığa kavuşturmakta fayda var;

14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan Genel Seçimlerde Jülide İskenderoğlu, AKP listelerinde 2. Sıra milletvekili adayıydı.

Sonuç olarak seçilemedi.

Yani;

Halk kendisine teveccüh göstermedi.

.

Ayrıca iktidarın adayı olarak, emeklilerin yoğun olarak yaşadıkları bu kentte “Maaşları kuşa dönmüş bir seçmen karşısına geçip” oy istemek, Amerika'dan F-35 savaş uçağı istemek kadar zor.

.

Ayrıca AKP adayının seçilme ihtimali karşısında, "Küskün ve keskin CHP’liler”, “R” yaparak partilerine kerhen de olsa oy vereceklerdir.

.

AKP, İskenderoğlu’nu göstermekle CHP başkanlığını resmen garantilemiştir.

Elleriyle başkanlığı teslim etmiştir.

CHP adayı tatile çıkabilir, ceketini assa kazanır artık…

.

Ancak, Mutluay için şu sıralar “Ya bağımsız aday olacak, ya da başka bir partiden teklifler var” şeklinde söylentiler dolaşmaktadır.

.

Böylesi bir durumda ne olur?

Sağ oyların bölünmesi üzerine yine değişen bir şey olmaz.

"Atı alan Üsküdar’ı geçer…"

.

AKP adayının kazanma şansı nedir?

İYİ parti adayının çekilmesi ve Mutluay'ın bağımsız olarak adaylığını koymasıdır.

Ondan sonrası tam bir cümbüş olur.

.

İYİ Parti adayının şansı nedir?

AKP adayının çekilmesidir.

Küskün CHP seçmeni (AKP devreden çıkınca) İYİ Parti adayını rahatlıkla destekleyebilir.

.

Sorulacak sorular:

CHP adayına;

“Ön seçim yapılmaması karşısında partinizde küskünler ordusu oluştuğuna inanıyor musunuz?”

.

AKP Adayına;

“Son seçimden bu yana ne değişti de halk sizi tercih etsin?”

.

İYİ parti adayına;

“Genel anlamda partinizin oyları düşmüşken, CHP ve AKP arasından sizin sıyrılma şansınız nedir? Halk sizi neden tercih etsin?”

.

Hepsine ortak soru;

“Halk bu seçimlerde kişiye mi, Projelere mi, yoksa Partiye mi oy verecek?”

.

“Kişiye oy verecekse, partinizin adayının ne özelliği var? Halk neden size oy versin?”

.

“Projelere oy verecekse, projeleriniz için parayı nereden bulacaksınız?”

.

"Partiye oy verecekse, şimdiye kadar neden vermedi?"

.

“Kazanırsanız ilk icraatınız ne olacak? Çanakkale’yi Çanakkale yapacak en büyük projeniz nedir?”

.

“Geçmiş dönemlerle ilgili eleştirdiğiniz en büyük proje nedir?

.

Seçim sathına girilmeden sırf kazanmak uğruna yapılabilecek işler;

Sağ partiler olarak (AKP, İYİ Parti, MHP) İrfan Mutluay'a gidip;

"Sen bağımsız aday olarak ortaya çık. Biz çekilelim." şeklinde teklif yapılır.

.

Bu sevimsiz olasılığı gören CHP boş durmamalı ve İrfan Mutluay'a gidip:

"Sen adaylıktan çekil, sana eski görevinde devam garantisi verelim" demeliler.

.

Daha da garanti olması açısından CHP Heyeti olarak (Başkan adayı ile İl başkanı, İlçe başkanı olarak) Ülgür Başkan ziyaret edilir ve bu istek Başkan kanalıyla Mutluay'a iletilir.

.

 

Bu arada "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" sebebiyle AK Parti Milletvekili Ayhan Gider'in biz gazetecilere bugün (dün) Truva Otel'de verdiği kahvaltıya katıldık.

.

Kahvaltıda Gider'in yanı sıra İl Başkanı, İl Genel Meclisi Başkanı vardı.

.

Katılacağı açıklanan İlçe Başkanı yoktu.

.

Çanakkale'deki yerel gazetecilerin çoğunun bir arada olduğu bu toplantıya Jülide Hanım'ın katılmaması en başta kafaları karıştırsa da, kendisinin Ankara'da seçime yönelik proje çalışmaları içinde olduğunu öğrendik.

.

Bugün de Ülgür Başkan'ın Truva Otel'de vereceği kahvaltıda birlikte olacağız…

İzlenimlerimi yarın yazarım artık…

 

 

10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER

Gazeteci denilince sadece muhabirler akla gelse de, haberlerin yorumlanması, hazırlanması, grafiklenmesi, basılması aşamasındaki herkes gazeteci aslında.

.

4 Ocak 1961’de basın çalışanlarına bazı haklar ve yasal güvenceler sağlandı.

.

Buna bağlı olarak 212 sayılı "Fikir İşçileri Kanunu" 10 Ocak günü Resmî gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.

.

1962'den itibaren kutlanan söz konusu kanun, gazetecileri "Fikir işçisi" olarak tanımlıyordu.

.

Kendilerine yüklenen sorumlulukları kabul etmek istemeyen 9 gazete patronu ki bunlar (Akşam, Cumhuriyet, Dünya, Hürriyet, Milliyet, Tercüman, Vatan, Yeni İstanbul ve Yeni Sabah gazeteleri) bu yasanın mesleki sakıncalar doğuracağını iddia ederek gazetelerini 3 gün kapadılar.

.

“Dokuz patron olayı” olarak basın tarihine geçen bu gelişme üzerine gazeteciler, halkı gazetesiz bırakmamak adına “Basın” adlı bir gazete yayımladılar.

.

Bu olaylar üzerine İstanbul Gazeteciler Sendikası, 10 Ocak 1962'yi "Çalışan Gazeteciler Bayramı" olarak kutlama kararı aldı ve bu tarihten sonra bayram olarak kutlandı.

.

Fakat 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı, "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" olarak değiştirildi.

.

Biz gazeteciler olarak işte bu günü kutluyoruz boynumuz bükük bir şekilde…