Ramazan geldi, gelecek derken bitti ve bayram geldi nerdeyse.

Bizim mahalle geleneğidir, her ramazan sonu iftar yemeği yenir.

Bizim kahvenin önündeki yol kapatılır ve masalar, sandalyeler dizilir koskoca mahallenin insanları ailece gelip iftar yemeği yerler.

Bizde oruç tutuyormuş, tutmuyormuş, dinliymiş, dinsizmiş kimseye bakılmaz.

Herkes gelip nasibini yer.

.

Amaç birliği, bütünlüğü sağlamaktır.

Aile olmaktır.

.

Yeni seçilen ama eski muhtarımızın sponsor bulduğu bu iftar yemeklerinde izdiham yaşanıyor.

Çoluk-çocuk, genç-yaşlı herkes burada.

Gelemeyeneler bile mazeret bildiriyorlar.

.

Muhtar işadamlarından topladığı meblağ karşılığı bir menü yapmış.

1000 kişilik yemekte tavuk sote, pilav, tatlı, ayran, su var.

Herkes kuyruğa geçer, mahallenin gençlerinin dağıttığı yemeklerden dörtlü tabağına yemeğini alır.

Az isteyene az, çok isteyene çok verilir.

Kimsenin hatırı kalmaz.

.

Şimdiye kadar hiçbir iftar yemeğinde kavga, gürültü olmadı, olmaz da zaten.

Çünkü amaç zaten birlik olmak değil mi?

.

Ama bu sefer o olmadı.

Seçim sonrası olduğundan yıllardan beri iktidar partisinde olan belediye, muhalefete geçince kıyamet koptu.

Ortalık azıcık gergindi.

Seçim kazanan partili gencin biri, “Nasıl aldık ama belediyeyi?” diye arkadaşına şaka yollu gönderme yapınca ortalık karışıverdi.

.

“Vay sen misin bizimle dalga geçen?” diyerek, gruplar birbirine girdi.

O buna, bu ona saldırıların sonu gelmedi.

.

Halbuki hepsi aynı mahalleden, evleri bile yan yana belki.

.

Muhtar çıktı bir masanın üzerine elinde megafonla bir bağırdı; “Yeter ulan!” diye.

Herkes şöyle bir durdu, muhtar bu sessizliği fırsat bilerek tekrar bağırdı; “Utanmıyor usunuz ulan bu şekilde ortalığı kaldırmaya. Biz burada birlik beraberlik için uğraşalım, siz demokratik bir seçim sonucunu dalga meselesi veya hazımsızlık meselesi yapın. Dağılın çabuk yoksa şimdi polis çağırırım, hepiniz kodesi boylarsınız!”

.

O sırada birileri zaten polisi aramış bile “Kavga var!” diye.

Siren sesleri ile geldi polis.

“Ne oluyor burada?” diye sertçe indi komiser, elinde telsizle.

Muhtar karşıladı kendisini; “Çocuklar birbirlerine azıcık yükseliverdiler, yatıştırdık bir şey yok alimallah…”

.

Polis gittikten sonra kavgaya karışanları bizim kahvede topladı muhtar.

Hepsine hitaben; “Bir daha böyle eften, püften sebeplerle birbirinize bırakın saldırmayı ufacık bir kötü kelime duyayım, yeminle mahalleden kovarım. Şimdi sarılın birbirinize, husumet istemiyorum.”

Gençler pek istemese de mecburen sarıldılar.

Muhtar; “Ulan ne alıp veremediğiniz var birbirinizden? Hepiniz aynı mahallenin çocuğusunuz. Siyasi görüşler farklı olabilir ama kavga edecek kadar fanatik olmayın, tahammül etmeyi öğrenin. Haydi şimdi kaybolun gözümün önünden, bir daha duymamayım. Kimsenin bu mahallenin huzurunu kaçırmaya hakkı yoktur. Bunu denemek isteyen olursa, sonucuna da katlanır…”

.

Bizim iftar yemeği bu sene olaylı geçti ama nihayetinde tatlıya bağlandı.

Bizler de rahat bir nefes alarak demokrasinin kanatları altında yemeğimizi yedik…

 

 

5 SORUDA

RUH İKİZİ TESTİ

Dergicilik zamanlarımdan kalma bir alışkanlık olsa gerek, şu cumartesileri pek ciddi yazılar yazmak gelmiyor içimden.

.

Hep şöyle “lay-lay-lom” şeklinde geçsin hafta sonları istiyorum.

.

O sebeple genelde dergi konseptli yazıları sizlere sunmak istiyorum.

.

İşte bunlardan biri elime geçti “Buldum!” demişim, “bu cumartesi yayınlarım bunu” diye.

.

Yazı şöyle başlıyor.

“İlişkisinde kararsızlıklar yaşayanlar; 5 soruda ruh ikizi testi yapmaya ne dersiniz?”

.

İnsan eş aramaya başlıyor, bir de ruh ikizini arıyor. İyi de nasıl bulacak?

.

Giriş şöyle;

“Evlenmek için doğru kişiyi arıyor, bazen bulduğunuza inanıyor, bir süre sonra yanıldığınızı anlıyorsunuz.

Belki görünüşüne, belki kariyerine aldanıyor ya da bir süre sonra onun değiştiğini hayretle görüyorsunuz.

Her zaman ve her yerden duyuyorsunuz “Ruh ikizi” lafzını ve siz de onun peşinde koşuyorsunuz.

.

Peki, ruh ikizinizi nasıl bulacağınızı biliyor musunuz?

Ruh ikizinin nerede ne yaptığını söylüyoruz diyemeyiz ama bazı ipuçlarına sahip olacağınız kesin!

.

İşte, 5 soruda ruh ikizi testi:

Soruları samimiyet çerçevesinde cevaplayın, doğru sonuca ulaşın…

.

En utandığın anın nedir?

Sevgilinize en çok utandığı anı sorarak, hem kişiliğine dair bir ipucu elde edecek hem de aslında zayıf noktasını öğreneceksiniz. Bakalım, utandığı anı anlatırken siz de onun adına utanabilecek misiniz!

.

En gururlandığın anın nedir?

Hemen ardından soruyu tersine çevirecek ve en gururlandığı anı anlatmasını isteyeceksiniz.

Böylece, onun neye önem verdiğini, neyi ne kadar elde edebildiğini anlayabileceksiniz.

.

En mutsuz anın hangisidir?

Yukarıdaki iki sorunun paralelinden devam ederek en mutsuz anını sormanız hâlinde, sevgilinizi üzen şeylere katılabiliyor, yıllar sonra da olsa onun için üzülebiliyor musunuz, kendinizi sınayabileceksiniz.

Öte yandan, onu üzebilecek şeylerden de kaçınmaya azami gayret gösterebileceksiniz.

.

En mutlu anın hangisidir?

Sorunuzu sordunuz, cevabınızı aldınız; belki hüzünlendiniz.

Şimdi biraz da neşelenmeye, hatta tebessüm etmeye ihtiyacınız var. Bunu, sevgilinizi en mutlu eden şeyi öğrenerek gerçekleştirebileceğinizden şüpheniz olmasın.

.

En büyük hayalin nedir?

Nihayet, son soruya, yani sonucun belli olacağı ana geldiniz.

Buraya kadar her şey iyi gittiyse, ruh ikizinizi bulmuş olabileceğiniz yolunda ümitlenebilirsiniz ama kesin hüküm veremezsiniz çünkü en alışılagelmiş ve basit gibi görünen, ne var ki aslında en can alıcı soruyu henüz sormuş değilsiniz.

Artık biraz ciddileşin ve sevgilinizin gözlerine bakarak en büyük hayalini sorun.

Eğer ki cevap vermek için fazladan düşünüyorsa, sizi etkileyebilecek bir karşılık arıyor ve samimi değil demektir. Söyleyebildiği şeyler de iyi bir evlilik, saygı, sevgi, iyi bir iş, aile, çocuk gibi her zaman ve herkesten duyabileceğiniz türdense, bunlar hemen herkesin hayali fakat en büyük hayali olamayacağından, sınavı kaybetti demektir.

Yok, eğer sizin en büyük hayalinize uygun şeyler söylediyse, evet, tahmin ettiğiniz gibi, ruh ikiziniz karşınızda demektir.

.

Evet, 5 soruda ruh ikizi tespiti bu kadar kolay mı, elbette hayır.

Yine de doğru bir ilişki adına önemli ipuçları verebileceğini unutmamalıyız.

Bol şans…

.

Haydi düşün yollara, ruh ikizinizi aramaya…

 

ORKİDELER

Hepimizin evinde illa bir orkide vardır veya vardı.

Çok nazik ve nazlı olduklarından dolayı bakımları zordur.

Ama açtılar mı?

Keyfine de diyecek yoktur.

.

Bizim salonda 5 tane var.

Beyazı, sarısı, pembesi…

Saksıları şeffaf, zira köklerinden güneş alacakmış haspam.

.

Saksıda toprak da yok.

Onun yerine özel pürçekler var.

.

Yine sizler için bu yazıyı buldum ve “Yayınlamam lazım” dedim kendi kendime.

.

Önce “Orkidenin anlamı nedir?” ona bakalım;

Beyaz Orkide: Saflığı ve mutluluğu yansıtır; bu nedenle, evlilik tekliflerinin en değerli çiçeği beyaz orkidelerdir.

Sarı Orkide: Sarı orkideler, dostluğun simgesidir.

Pembe Orkide: Sevginin çiçeği, pembe orkidelerdir.

.

Orkide bakımı nasıl yapılır?

5 noktaya dikkat ederek çok sevdiğiniz orkidenizin uzun yıllar dayanmasını sağlayabilirsiniz.

* Orkidenin kökünün ışık alması gerekir; bu nedenle saksısının şeffaf olması şarttır.

* Bütün çiçekler gibi orkide de sadece susadığı zaman sulanmalıdır. Her gün sulamak yanlıştır. Dolayısıyla yaz ve kış mevsiminde sulama süreleri değişecektir.

* Fazla sulanmayı sevmeyen orkidenin, sulandıktan sonra dibinde biriken suyunun dökülmesi gerekir. Çünkü dipte kalan su, orkidenin kökünü çürütecektir.

* Boş bir sprey şişesine su konularak orkidenin yaprakları her gün nemlendirilmelidir.

* Ayda bir defa vitamin vermek, çiçeğin ömrünü uzatacak ve güzelleşmesini sağlayacaktır.

.

Makyaj masalarına konulan orkide makyaj malzemelerinin, özellikle de parfüm ve spreylerin zararlı etkilerini yok etmektedir.

Sadece güzelliğiyle değil, aynı zamanda havayı temizleyici etkisiyle de yeri doldurulamaz bir çiçektir.

.

Orkideniz sağlıklı mı, nasıl anlarsınız?

Diğer bitkilerin yapraklarının koyu yeşil ve parlaklığı, sağlıklı olduğunun işaretidir. Orkidenin de yapraklarının çimen yeşiline yakın olması gerekir.

.

Yararlı olduysam ne mutlu bana.