SÜLEYMAN AYHAN

Allah Süleyman ağabeyime gani gani rahmet eylesin.

Şu memlekete verdiğin ölümsüz hizmet, seni nurlar içinde ebediyete uğurlayacaktır.

.

Üniversitemizin kurulma aşamasında Milli Eğitim Komisyonu’nda bulunman sebebi ile hazırlayıp arkadaşlarınla beraber TBMM’ye sunduğunuz kanun teklifinin kıymetini hala anlamayanlar olsa da, sen gönlün rahat ve huzurla rahmetler içinde yatabilirsin.

.

Seninle defalarca yaptığımız sohbetlerde anlattığın üzere, Onsekiz Mart Üniversitesi’nin kuruluş aşamasını iyi biliyorum.

.

İşte üniversitemizin kuruluşu için verilen teklifin, 27.04.1992 tarihli TBMM’deki kaydı.

.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza ana Bakanlar Kurulunca 27.4.1992 tarihinde kararlaştırılan “Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair 2809 Sayılı Kanun ile 78 ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.

Gereğini arz ederim.

Süleyman Demirel

Başbakan

.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

28.3.1983 tarih ve 2809 sayılı Yüksek Öğrenim Kurumları Teşkilatı hakkında 41 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin değiştirilerek kabulüne dair, kanuna bir ek madde ve bir geçici madde eklenmesi hakkında kanun teklifi ve gerekçesi ilişikte sunulmuştur.

Gereğini arz ederiz.

Saygılarımızla.

Süleyman Ayhan: Çanakkale

Hamdi Üçpınarlar: Çanakkale

Nevfel Şahin: Çanakkale

Rahmi Özer: Çanakkale

Nurettin Tokdemir: Hatay

Ayvaz Gökdemir: Gaziantep

Rıfat Yüzbaşıoğlu: Niğde

Doç. Dr. İsmail Karakuyu: Kütahya

Mehmet Özkaya: Gaziantep

.

Gerekçe:

Ülkemizin her sektörde artan kaliteli insan gücü ihtiyacı ve yükseköğrenime karşı toplumda oluşan olumlu talep, üniversite ve yükseköğrenim kurumlarının sayısının artışına yol açmıştır.

Gelişmişliğin sağlıklı bir ölçüsü olan bu durum sevindiricidir.

Bu artışa paralel olarak, bunların yurt sathında dengeli dağılışı da önem kazanmaktadır.

Nitekim bu düşünceden hareketle 1950’Ierde üniversite sayısı çok az iken, bu sayı günümüzde 27’ye ulaşmış ve bunlar yurt sathına dengeli bir biçimde dağılmıştır.

Ülkemizin bu sayının çok üstünde bir miktarda üniversite ve yükseköğrenim kurumuna daha ihtiyacı vardır.

Bu yükseköğrenim kurumları da hızlı ve dengeli bir kalkınmanın zorunlu ve ilk gereksinimleridir.

Çanakkale'de Yükseköğrenim Kuruluşlarının ve üniversitenin hızlı gelişmesine imkân tanıyacak ulaşım kolaylığı vardır.

(Kara, deniz ve hava ulaşımı)

Çanakkale’de Yükseköğrenime talep yüksektir. Okur-yazarlık oranı 1985’de %95’dir.

Lise kademesinden yükseköğrenime geçiş oranında Türkiye genelinde 4 üncü sıradadır.

Okullaşma oranı Çanakkale'de çok yüksektir.

Buna rağmen bu talebe yakın çevrede cevap verecek bu üniversitenin bulunmayışı büyük bir boşluktur.

Kısa ve uzun vadede alt yapı ve bina hazır durumdadır.

Hemen kullanılabilir durumda

10.000 m2 üzerinde kapalı alan ve büyük kapasitede öğrenci yurtları mevcuttur.

Öğretim üyesi temininde büyük kolaylık, Çanakkale Üniversitesi Kurulduğunda Çanakkale’de yerleşecek üniversitede görev alacak her branştan öğretim üyesi mevcuttur ve bu öğretim üyeleri bu isteklerini imzalarıyla teyit etmiş durumdadırlar.

Çanakkale halkının üniversiteyi benimsemiş olmaları ve her alanda büyük destek vermeleri de çok önemli bir faktördür. Nitekim bir vatandaşımız, çok kıymetli ve büyük arsa ve arazilerini kurulacak Çanakkale Üniversitesine bağışlamış ve kurduğu vakfın gelirinin %20’sini de her yıl üniversiteye vermiştir. Bu miktar bu gün 10 milyara ulaşmış ve hemen kullanılabilir durumdadır.

.

ÇANAKKALE MİLLETVEKİLİ SÜLEYMAN AYHAN VE 8 ARKADAŞININ TEKLİFİ:

28.3.1983 Tarih ve 2809 Sayılı Yükseköğrenim Kurumları Teşkilatı Hakkında 41 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanuna Bir Ek Madde ve Bir Geçici Madde Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifi:

MADDE 1. -28.3.1983 tarih ve 2809 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 3. - Çanakkale'de “Onsekiz Mart Üniversitesi” adıyla yeni bir üniversite kurulmuştur.

Bu üniversite;

a) Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan Fen-Edebiyat, Mühendislik-Mimarlık, Tıp, İktisadi ye İdari Bilimler, Ziraat-Orman ve Güzel Sanatlar Fakültelerinden,

b) Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan, Fen Bilimleri, Sosyal Bilimler, Sağlık Bilimleri,

İleri Teorik İncelemeler, Otonom ve Karotik Dinamik Sistemler, Matematiksel Fizik ve Çanakkale Tarihî ve Coğrafyası Enstitülerinden,

c) Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan, Arkeoloji, Gıda ve Beslenme, Deniz Bilimleri,

Çevre Bilimleri ve Biyo-Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezlerinden,

d) Trakya Üniversitesine bağlı iken Rektörlüğe bağlanan Çanakkale Eğitim Yüksekokulu, Çanakkale Meslek Yüksekokulu ve Biga Meslek Yüksekokulundan,

Oluşur.

.

MADDE 2. - 28.3.1983 tarih ve 2809 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (S. Sayısı: 110)

.

GEÇİCİ MADDE 23. - Bu Kanun ile Onsekiz Mart Üniversitesine bağlanan Yükseköğrenim Kurumlarının teşkilatı ile birlikte mevcut kadroları ve personeli bu kuruluşlarla ilgili 1992 yılı bütçe ödenekli bütçedeki ödeneklerinin tahakkuk bağlanması yetkisi, bina ve tesislerin her türlü araç ve gereçler, malzeme, döşeme, demirbaş ve taşıtları ile birlikte başka bir işleme gerek kalmaksızın Onsekiz Mart Üniversitesine devredilmiş sayılır.

Bu Kanunun yayımı tarihinde Trakya Üniversitesine bağlı olan, Çanakkale Eğitim Yüksekokulu, Çanakkale Meslek Yüksekokulu ile Biga Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin mezuniyetleri Onsekiz Mart Üniversitesi statüsü içerisinde sağlanır.

Bu Kanuna göre Çanakkale'de Onsekiz Mart Üniversitesi kurulmakla, Hüseyin Akif Terzioğlu tarafından Çanakkale’de kurulacak üniversiteye bağışlanması vasiyet edilen arsa ve araziler Onsekiz Mart Üniversitesinin mülkiyetine geçer. Yine Hüseyin Akif Terzioğlu tarafından kurulan Vakfın gelirlerinin %20’si vasiyete göre Onsekiz Mart Üniversitesine gelir kaydedilir.

MADDE 3. - Onsekiz Mart Üniversitesinde kullanılmak üzere bu Kanuna ekli (1) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek, 78 sayılı Yükseköğretim Kurumları öğretimi Elemanlarının Kadroları Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye bağlı cetvellerin ilgili bölümüne eklenmiştir.

MADDE 4. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

.

Görüldüğü üzere Çanakkale Milletvekili Süleyman Ayhan ve 8 arkadaşının teklifi ile üniversitemiz kurulmuştur.

Ayrıca bu üniversitenin kuruluşunda önemli yere sahip zamanın Başbakanı Süleyman Demirel’i de saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum.

.

2 Süleyman’ın girişimleri ile Çanakkale’nin makûs talihi kırılmış manevi, ilmi, ekonomik ve sosyal hayatımız önemli derecede ileriye doğru yol almıştır.

.

Üniversitemizin bu değerli isimleri bir şükran abidesi olarak kabul ederek, kendi bünyesinde bir şekilde kullanması ve sonsuza kadar yaşatması halk olarak beklentilerimizdendir.

.

Sevgili Süleyman Ağabey;

Bir türlü inanamadığım vefat haberini aldığımda, aklıma ilk gelen bu konuydu.

Çanakkale’ye verdiğin bu hizmet için kendi adıma müteşekkirim.

Bu okuldan mezun olmuş, mesleğiyle ekmeğini kazanan on binlerce gencin üzerinde emeğin var.

Bu bile sana yeter.

Allah gani gani rahmet eylesin.

Işıklar içinde huzurla uyu…

5 HAZİRAN ÇEVRE GÜNÜ

1972 yılında İsveç’in Stockholm kentinde düzenlenen “Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı”ndan bu yana, her yıl 5 Haziran tarihinde, “Çevrenin korunması konusunda dünya çapında farkındalık yaratılması ve eylemde bulunulması amacıyla” kutlanıyor.

Yani tam “52 yıldır” da bu çaba devam ediyor.

.

2018 yılında Dünya Çevre Günü’nün sloganı “Plastik Kirliliğiyle Mücadele Et (Beat Plastic Pollution)” olarak belirlenmişti. Plastik atıkların doğa ve yaban hayatı ile insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması doğrultusunda insanların günlük hayatlarında değişiklikler yapması çağrısında bulunuluyordu.

.

Çünkü “Dünyada bir dakikada 1 milyon plastik su şişesi satın alınmakta ve her yıl 5 trilyon tek kullanımlık poşet tüketilmekteydi.”

Kullandığımız plastik ürünlerin %50’si tek kullanımlık ürünler olarak satılıyor.

.

Okyanuslarda bir yılda biriken plastik;

“Dünyanın etrafını dört kez dönebilecek miktarda…”

.

Bu plastiklerin doğada tamamen çözülebilmesi için 1000 yıl geçmesi gerekiyor.

.

Plastikler insan bedenine de doğrudan zarar verirken, olumsuz etkiler mikro plastikler aracılığıyla insanların su ve gıdalarına kadar ulaşıyor.

.

Avrupa Birliği’nin 2018 yılındaki “Döngüsel Ekonomide AB Plastik Stratejisi” kabul edildi.

.

Bu strateji ile AB’deki tüm plastik ambalajların 2030 yılına kadar geri dönüştürülebilir hale getirilmesi, tek kullanımlık plastiklerin azaltılması, toplama ve ayıklama sistemlerinin iyileştirilmesi hedefleniyordu.

.

Türkiye ise, 21 Aralık 2009 tarihinde müzakerelere açılan “Çevre ve İklim Değişikliği” kapsamında, “Atık Yönetimi” alanında da Avrupa Birliği müktesebatını uyumlaştırmak ve uygulamak konusunda üzerine düşeni yapmaya çalışıyor.

Çevrenin korunmasına ilişkin AB düzenlemelerine uyum çerçevesinde; “Soluduğumuz havanın kalitesinin iyileştirilmesini”, “Kullanım ve içme suyunda temizlik ve hijyen güvencesini”, “Atıkların yeniden değerlendirilerek ekonomiye katkıda bulunmasını”, “Kamuya açık ortamlarda gürültü kirliliğinin önüne geçilmesini” sağlamakta ve “Gelecek nesillerin daha sağlıklı bir ortamda yetişmesini” güvence altına almakla uğraşmaktadır.

.

5 Aralık 2017 tarihinde yayımlanan “Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı” kapsamında; 81 ilde “Atık Yönetimi” mevcut durumu analiz edilerek, “Atıkların türlerine göre kaynağında ayrı toplanması, geri dönüştürülmesi, farklı yöntemlerle geri kazanılması ve bertaraf yöntemlerinin ortaya konması” hedeflendi.

.

Peki sonra ne oldu?

Biz ülke olarak hala “Yere çöp atmamayı” bile beceremedik.

5 Haziran Çevre Gününüz kutlu olsun.