Kurban Bayramının arkası uzatılınca, okullar da tatile girince millet yollara dökülüverdi. Milletimiz tatile ve haliyle kıyılara hücum ediverdi. Her ne kadar yollarımız genişlemiş olsa da, trafik yoğunluğu bir türlü bitmek bilmiyor. Aslında yollar genişledi ama yoğunluğa bakınca bu işte bir terslik var demeden edemiyor insan. Yolların tek yön olduğu zamanlarda araç sayısı on milyon civarında iken, günümüzde otuz milyona yaklaşmış durumda. Yoğunluğun artışı bir yana kural tanımaz araç sürücüsü sayısında da önemli artışlar meydana gelmiş olmalı ki, bayramlarda yüzlerce trafik kazası meydana geliyor ve onlarca insanımız canından oluyor. Bir yerlerde bayram buruk geçiyor. Ne yazık ki, istatistiklere göre kazaların %90’dan fazlası sürücü hatalarından kaynaklanıyor. O kadar tedbir, telkin hala insanımıza yetmiyor. Kazaları önlemenin bir yolu bulunmak zorunda.
Kurban manzaraları, her ne kadar insanımızı güldürüyor ise de tedbirsizlik ve dikkatsizlik kavramlarının trafik kazalarında olduğu gibi insanımızın karakteri haline geldiğini gösteriyor. Bu bayramda da, yüzlerce insanımızı hastanelerin acil servislerde göreceğiz. İçlerinde uzman kasaplar da olacak.
Kurbanlıklar kaçmasın diye belediyeler epey önlem aldılar. Geçtiğimiz senelerde Erzincan belediyesi, uzman ekip oluşturmuştu. Ekip elemanları Teksaslı kovboylar gibi kementle hayvan yakalamayı bile öğrenmişlerdi.
Malum bayramlar gelince televizyon kanallarını diyetisyenler dolduruverir. Milletimiz de çok dinler ya. Disiplinsizlik nerdeyse karakterimiz olduğu için illa ki işimize gelen bir diyetisyen buluveririz. Karatay hocayı bile çileden çıkarttık. En sonunda ne yerseniz yiyin, hatta bulabildiğiniz kadar et yiyin deyiverdi. Netice itibariyle bu haftalık et tüketiminde dünya birincisi olacağız.
Bayramlar her zamanki gibi, yaşlıları, hastaları çok sevindirdi. Her inişin bir yokuşu oluyor elbette. Artık insanımızın çoğu doğduğu yerde doymuyor. Kimi yakına, kimi uzağa gitti çoluk çocuk, torun torbanın. Bir yandan sevindi, bir yandan üzüldü yürekler. Bir daha ki bayram tez gelsin dediler hep bir ağızdan.
Aslında bayramlar hasret gidermek, eşi dostu ziyaret etmek, hal hatır sormak için önemli fırsatlar yaratıyor. Bu nedenle yaşlıların ziyareti önem taşıyor. Dünyadan başka beklentisi olmayan, çoluğunun çocuğunun, torununun sağlığını, güler yüzünü görmekten başka işleri güçleri yok artık. Onu da Onlardan esirgememek lazım. Çok zor da değil. Her yere ulaşım var artık. Yollar da kısaldı sayılır zaman olarak.
Sağlıkla daha nice bayramlar görmek dileğiyle Kurban Bayramımız Kutlu olsun.