Sosyal medyada gezinirken sizlere aktarmak istediğim bir dolu yazı buluyorum.

Bazılarını kenara kaydedip, zaman zaman yayınlıyorum.

İşte bu yazı da bunlardan biri.

.

Restoranda gördüğü hamam böceği ile yaşam arasından bir bağ kuran kişinin anlatımı.

.

Ben de bazen yaşadığım olaylar karşısında yaşama bağlantılar kuruyorum.

Belki de birileri bize ders vermek, örnek teşkil etmek istiyor.

Belki de bizi eğitiyor.

Bilemeyiz.

.

Neyse siz daha fazla meraklandırmadan yazıyı aktarayım size;

“Restoranın birinde bir gün aniden bir hamam böceği belirdi ve orada bulunan bir kadının üzerine çıktı.

Kadın korkudan çığlık atmaya başladı.

Paniklemiş yüzü ve titreyen sesiyle, can havliyle hamam böceğini üzerinden elleriyle atmaya çalışırken zıplamaya başladı.

Onun bu tepkisi bulaşıcı olmuştu, bulunduğu gruptaki diğer insanlar da paniklemişti.

Kadın sonunda hamam böceğini üzerinden atmayı başardı derken…

Başka bir kadının üzerine düştü hamam böceği.

Şimdi aynı şeyleri yaşamak için sıra gruptaki diğer bir kadındaydı.

Garson hemen imdatlarına koştu.

Bu nöbet değişiminde, bu sefer de hamam böceği garsonun üzerine düştü.

Garson dimdik durdu, kendini toparladı ve gömleğindeki hamam böceğinin davranışlarını gözlemledi.

Kendine yeterince güvendiğini hissettiğinde, hamam böceğini parmaklarıyla tutarak, restorandan dışarı attı.

Kahvemi yudumlayıp, curcunayı izlerken, beynimdeki anten birkaç fikir yakaladı ve merak etmeye başladı, kadınların bu tiyatral, abartılı hareketlerinden hamam böceği mi sorumluydu?

.

Eğer öyleyse, neden garson rahatsız olmadı?

.

Durumu mükemmel yakın bir şekilde, hiçbir kargaşa çıkarmadan halletti.

Buna neden olan hamam böceği değildi, hamam böceğinin sebep olduğu rahatsızlığı o kadınların giderebilecek kabiliyette olmamasıydı, onları bu denli rahatsız eden buydu.

Fark ettim ki, babamın, karımın veya patronumun bağırması değildi beni rahatsız eden, bana bağırmalarıyla hissettiğim rahatsızlıkla başa çıkamamamdı.

Yoldaki trafik değildi beni rahatsız eden, trafik sıkışıklığıyla oluşan sıkıntılı durumu halledemeyecek olmamdı.

Hayatımdaki kargaşayı ortaya çıkaran şey, problemin kendisinden çok benim ona verdiğim tepkiydi.

.

Hikayeden çıkarılan dersler:

Anladım ki, hayatta olaylara tepki vermemeliyim.

.

Onun yerine, olaylara cevap vermeliyim.

.

Kadınlar hamam böceğine tepki verirken, garson ise cevap verdi.

.

Tepkiler içgüdüsel olarak gösterilen şeylerken, cevaplar etraflıca düşünülerek oluşturulmuş şeylerdir.

HAYATI anlamanın güzel bir yolu.

MUTLU olan biri, hayatındaki her şey yolunda olduğu için mutlu değildir.

MUTLU olmasının sebebi, hayatındaki olaylara karşı tutumunun doğru olmasıdır.”

.

Bir hamam böceğinden buralara gelmek ayrı bir mesele.

Hayattan ders almak bu olsa gerek…

 

SOĞUK SAVAŞ

Sosyal medyada gezinirken belki de önünüze gelmiştir.

“Soğuk savaş” adlı bir program.

.

Programın sürekli kişileri ile konuklar yarışıyor.

.

Sorular ise bizim gençliğimizde birbirimize sorduğumuz “Amerikan esprileri” şeklinde tanımladığımız sorular.

.

“Adam yolda gidiyormuş başına kağıt düşmüş adam ölmüş.”

Neden?

Cevabı basit aslında ama o anda aklına gelirse;

“Kağıtta tuğla yazıyormuş da ondan…”

.

“Adam gökdelenin 126 katından aşağıdan geçen karpuzcuya ne diye bağırmış?”

Cevap uçuk;

“Bezelyelerin kilosu kaça?”

Bu sorunun cevabını bilemeyen hemen itiraz eder; “126 kattan karpuz bezelye şeklinde mi görünüyormuş?”

Yahu 126 katta pencereyi açarsan uçarsın sanırım.

Ayrıca aşağıya sesini duyurmak için ses sistemi bile yetmez.

Onlara takılmaz da, bezelyeyi sorar haspam

.

Elime böylesine güzel birkaç tane daha soru geçti, size aktarayım;

“Tomi’nin annesi kimdir?”

Azıcık akıl yürütürseniz bulursunuz.

İşte cevabı:

“Anatomi.”

Nasıl kolaymış değil mi?

.

“Kızdığını en çok kim belli eder?”

Biraz beyin fırtınası.

Haydi zorlayın ama.

Cevap kolaydı:

“Ütü.”

.

Bunu kesin bilirsiniz;

“Türkiye’nin 1. Şehri hangisidir?”

Buldunuz değil mi?

Ben yazayım bulamayanlara;

“Van.”

.

Bunu bilirsiniz artık;

“Dün seni çağrı aramış fakat bulamamış.” “Hangi Çağrı?”

“Cevapsız çağrı.”

.

Bu son ama;

“En kolay para kazanan meslek hangisi?”

Düşünün hemen cevaba bakmayın…

“Pilotluk.”

Neden?

“Çünkü adamlar havadan para kazanıyor.”

.

Güncel bir soru benden;

 

İDEAL ERKEK

Kadınlara sormuşlar:

“İdeal erkek nasıl olmalı?” diye,

Cevap gelmiş;

“Kaç yaşındayken?”

.

Yani yaşa göre erkek seçimi varmış meğer.

.

İşte o liste;

Bakalım siz erkekler hangi kategoridesiniz?

.

Kadınlar sizin de ideal erkek tanımınız bu liste gibi mi?

.

Buyrun efendim…

Yazı başlığı şöyle;

“İdeal Erkeğim Nasıl Biri?”

.

Erkeğin yaşı 22 ise kadın idealini 10 maddede sayıyor;

1. Yakışıklı.

2. Sempatik.

3. Maddi durumu iyi.

4. Beni ilgiyle dinleyecek.

5. Espri anlayışı gelişmiş.

6. Gücü kuvveti yerinde.

7. İyi giyinen.

8. Her konuda zevk sahibi.

9. Sürpriz yapmayı seven.

10. Romantik ve hayal gücü gelişmiş.

.

İdeal erkeğin yaşı 32 ise yine 10 madde var;

1. İyi görünümlü (Tercihen kafasında saç olan)

2. Arabadan inerken kapıyı açan, yemeğe gittiğimizde sandalyemi tutan.

3. Pahalı bir restorana götürecek kadar parası olan.

4. Konuşmaktan çok dinleyen.

5. Fıkra anlattığımda katıla katıla gülen.

6. Alışverişte paketlerimin hepsini zahmetsiz taşıyacak kadar gücü kuvveti yerinde olan.

7. En az 1 kravata sahip.

8. Yaptığım yemekleri beğenen.

9. Doğum günü ve yıldönümlerini unutmayan.

10. Haftada en az 1 kez romantik olabilen.

.

Peki ideal erkekte yaş 42 ise?

9 madde var:

1. Çok da çirkin değil (Kel olabilir)

2. Ben binmeden arabayı hareket ettirmeyen.

3. İşinde disiplinli- Fırsat oldukça akşam yemeğine götüren.

4. Beni dinlerken başını sallayan.

5. Anlattığım fıkraların can alıcı yerlerini hatırlayan.

6. Evdeki eşyaların yerini değiştirmeme yardım edecek kadar gücü kuvveti yerinde.

7. Göbeğini kamufle edecek şekilde kıyafet seçen.

8. Klozetin kapağını indirmeyi unutmayan.

9. Çoğu hafta sonu traş olan.

.

İdeal erkeğin yaşı 52’ye geldiğinde istekler biraz eleniyor sanki;

1. Burun ve kulağının içindeki kılları fazla uzun olmayan.

2. Topluluk içinde gaz çıkarmayan.

3. Para istemeyi alışkanlık edinmemiş.

4. Ben bir şey anlatırken uyuyakalmayan.

5. Hafta sonları poposunu koltuktan kaldıracak kadar gücü kuvveti yerinde.

6. Ayağındaki 2 çorap aynı renk olan ve temiz giyinen.

7. TV karşısında akşam yemeğinden hoşlanan.

8. Adımı unutmayan.

9. Bazen traş olan.

.

Yaş ilerlemiştir ve ideal erkek 62’ye gelmiştir.

.

1. Küçük çocukları ürkütmeyen.

2. Banyonun nerede olduğunu hatırlayan.

3. Bakımı fazla masraflı olmayan.

4. Mümkün olduğu kadar gürültüsüz horlayan.

5. Neye güldüğünü birden unutmayan.

6. Yardım almadan ayağa kalkabilecek kadar gücü kuvveti yerinde.

7. Giyinebilen.

8. Lapa yiyeceklerden hoşlanan.

9. Dişlerini nereye koyduğunu unutmayan.

10. En son ne zamandı, hatırlayan.

.

Ve işte en sona geldik.

Yaş 72 ve üzerine gelmiştir.

Kadınların en ideal erkek beklentisi tek maddeye düşmüştür;

1. Nefes Alan!