.
Ne zamandır afişlerde görüyordum,
Eşimden dolayı da biliyordum.
.
Çanakkale Uluslararası Korolar Festivali.
Tam 44 tane koro Çanakkale’ye geldi.
Bulgaristan’dan, Romanya’ya,
Polonya’dan, Sırbistan’a kadar 9 yabancı ülkenin 16 korosu var.
Türkiye’den Mersin, Adana, Bursa, Kıbrıs gibi 28 koro şarkı söyleyecek.
.
Salı günü açılışına, dün konserlerine gittiğim festival, 7 Temmuza kadar sürecek.
Programa göre Bazen İçdaş Kongre Merkezi’nde, bazen Kordon’da korolar şarkılar söyleyecek.
.
Bu festival koro festivalleri tarihine imza atacak.
Sebebi ise ilk defa GTM (Geleneksel Türk Müziği) korolarının festivale davet edilmesi.
.
Açılışta Barış Korosu Şefi ve festivalin Genel Direktörü Mete Hoca çok çarpıcı olarak; “Uçaktan bakıldığında ülkeler arasında sınırlar yoktur. İşte burada da aynısı var. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen insanlar hiçbir sınır olmadan yana yana oturuyorlar. Barışın kentine yakışır bir durum…”
.
Açılışta korolar oturdukları yerden kendilerini tanıtan birer şarkı söylediler.
Çok güzel bir ortamın finalinde herkes elele tutuşarak ortak bir şarkı söylediler.
.
Çanakkaleliler olarak bize düşen görev;
Böylesi güzel bir organizasyona katılarak, her etkinliği takip ederek ve şehrimize gelen misafirlerimizin müziklerine eşlik ederek, onları mutlu etmek.
.
Hem eğlenmek, hem güzellikleri göstermek adına herkes festivale…
.
Not: Ebru Hocanın koro şefliğini yaptığı Hüseyin Akif Terzioğlu Orta Okulu’nun korosunu ilk günü seyrettim (ki daha önce şehir dışında katıldıkları festivalde ödül almışlar).
Vallahi bravo.
O disiplinleri, kıyafetleri, o birliktelikleri, o minnacık çocuklardan çıkan tek ses müthişti.
Bu güzellik karşısında gözlerim doldu.
Başta hoca olmak üzere, emeği geçen çocuklara ayakta alkışlamak gerekiyor.
Lütfen bu koroyu özellikle takip ediniz ve Çanakkaleli olarak gurur duyunuz.
.
Not: Bu festivale sponsor olarak katkı sağlayan Çanakkale Belediyesine de teşekkür etmek gerekiyor.
Bu ekonomik sıkıntıların içinde festivali iptal edebilirlerdi. Bence bu zorluğa göğüs gererek kentimize yakışanı yaptılar…
.
Not: Şehirde uluslararası bir festival var ve devlet yetkilileri ile iktidar sahipleri ortada yok…
.
Not: Turizmi ayağa kaldıracak olanlar da ortada yok…
***
Bugün yoldan küçücük bir çocuğu çevirseniz,
Kim 500 Milyar İster adlı yarışma programında sorsanız,
Üniversite imtihanında genel kültür sorusu olarak düzenleseniz,
Ve şu soruyu sorsanız;
“Kullanımda olan Basın Kartı ne renktir?”
Alacağınız cevap hiç tereddütsüz aynıdır;
“Sarı…”
.
Benim çocukluğumda İstanbul Anadolu Ajansında çalışan bir akrabamız vardı.
Bana sürekli olarak Sarı Basın Kartını göstererek, “Sende büyüyünce gazeteci olursan böyle bir kartın olur. Her kapı açılır” derdi.
.
Şimdi o güzelim kartın rengi değiştirildi.
Bilin bakalım ne oldu?
Tabi ki iktidarın en sevdiği renk…
“Turkuaz…”
.
Bizim gençler aldılar.
Gelip gösterdiler yeni kartlarını.
Aman yarabbi…!
Çok garip, ucube bir şey.
İnanın alıp cüzdanıma koyasım yok.
İnsan mesleğini sevmese kart yüzünden gazeteciliği bırakır…
Bir gün gelir iktidar değiştiğinde yeni gelenler tekrar eski rengine kavuşturur bizi de yüklüce dua ederiz…
Zira biz sarı severiz…