.

Pazar günleri yazmaya çalıştığım o güzelim “Şen şakrak” yazılardan yazamayacağım.
Zira ülkemizde sürekli işlenen kadın cinayetlerine bir yenisi daha eklendi.
.
Basın yoluyla, medya yoluyla, sosyal mecralarda o kadar işlenmesine rağmen hala içimizde “Öküz” denilebilecek insanların olduğunu görüyoruz.
.
Çocuğunun yanında onun “Anneciğim ölme…” feryatları altında “Ölmek istemiyorum” diye bağıran bir annenin dramı ülkemizi sarmışken, mizah dolu bir yazı yazmak içimden gelmedi.
.
Sadece kadın cinayeti değil ki…
.
Ülkenin neresinden tutsanız elinizde kalıyor.
.
Kayyumlar mı desem?
.
Orman yangınlarımı desem yoksa söndürme uçaklarının uçmadığını iddia eden bakandan mı?
.
Suriye’de göz göre göre vurulan askerlerimiz mi desem?
.
Kıbrıs sularında didiştiğimiz ülkelerden mi bahsetsem?
.
2,5 milyar dolar verip kullanamadığımız S-400’lerden mi bahsetsem?
.
Parasını ödeyip alamadığımız F-35’lerden mi bahsetsem?
.
Rusya ile papaz olduğumuzu mu,
Yoksa Amerika ile düşman olduğumuzu mu? Anlatsam.
.
Bir Ronaldo transferi parası bile etmeyen altın parasına koskoca Kazdağları’nı feda ettiğimizi mi anlatsam,
Yoksa;
Geleceğimizi yok ettiğimiz maden arama izinlerinden mi?
.
Şaka gibi konuşan bakanlardan mı bahsetsem?
.
“Konuşursam ortalık ayağa kalkar” diyen eski siyasilerden mi bahsetsem?
.
Devrik AKP belediyelerinin ortaya çıkan yolsuzluklarından mı bahsetsem?
.
Her dakika gelen zamları mı?
Sürekli kepenk kapatan esnafları mı?
Yoksa,
Borcunu ödeyemeyen işadamlarından mı bahsetsem?
.
Güdüğe dönen maaşlardan mı?
Yoksa “İtibardan tasarruf olmaz” diyerek zevk-ü sefa içinde yaşayan, her akrabası işe giren iktidar sahiplerinden mi bahsetsem?
.
Bu arada,
Ekonomik sıkıntılardan Troia Festivali’ni yapamayan belediyenin, şehir mezarlığına yapacağı camiden mi bahsetsem?
.
Yanlış imardan dolayı seller götüren şehirlerimizden mi?
Yoksa,
İmar barışına sığınmış;
Kaçak yapılan binlerce yapılardan mı?
Yazlık adı altında yapılan vurgunlardan mı bahsedeyim?
.
Başkanlık sistemi ile uçacak olan ülkemde doların 6 lira, Euro’nun 6,5 lira olduğunu mu anlatayım?
.
İşsizliğin tavan yaptığı,
Milletin süründüğü,
Keklerin bedava olduğu,
Seçim olmadığından kömür dağıtımının olmadığı,
Varlık kuyruklarının yaşandığı,
Ülke varlıklarının tek tek satıldığı,
Ordusunun dağıtıldığı,
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ne göre, rektörlük için 3 yıl profesörlük şartı kaldırıldığı,
Ordu komutanlıklarının “Kor” seviyesine düşürüldüğü,
Erlerin general olabildiği,
Yargıç olmak için hukuk fakültesi mezuniyeti şartının kaldırıldığı,
Hangi yatırımın nereye yapılacağını planlayan Devlet Planlama Teşkilatının olmadığı bir ülkeden mi bahsedeyim?
.
“Peki bu hale nasıl geldik?” derseniz, en açıklayıcı sonuç şu;
Alan Yeterlilik Testi (AYT) olarak yapılan sınav sonuçlarına bakın.
.
Türk Dili Ve Edebiyatı;
24 soruda 4,743 ortalama,
Tarih-1;
10 soruda 1,617 ortalama,
Coğrafya-1;
6 soruda 2,271 ortalama,
Tarih-2;
11 soruda 1,465 ortalama,
Coğrafya-2;
11 soruda 2,856 ortalama,
Felsefe grubu testi;
12 soruda 2,017 ortalama,
Din kültürü ve ahlak bilgisi;
6 soruda ortalama 2,098,
Matematik;
40 soruda ortalama 3,923,
Fizik;
14 soruda 0,467 ortalama,
Kimya;
13 soruda 1,109 ortalama,
Biyoloji;
13 soruda 1,669 ortalama.
.
Anladınız mı ülkenin durumunu?
Eğitim sistemini, dini, ahlakı, gelenekleri ve devletin temelini sürekli kurcalarsanız olacağı bu işte…