.
Malum İstanbul-İzmir otobanı açıldı. Avrupa standartlarının üzerinde bir yol olduğu söyleniyor. Doğrudur. Hemen birçok arabanın yaktığı akaryakıttan daha fazla maliyetli bir geçişi var.
Yeni araçlar epey az yakıyor. İstanbul’dan İzmir’e otobanı kullanan orta sınıf bir araç, 200 TL’lik mazot veya benzin yakar. Otobana ödediği ücret 256 TL’yi buluyor. Kamyonlar da aynı şekilde. Neredeyse yaktığı mazotun üçte biri kadar geçiş ücreti ödüyor.
Osmangazi Köprüsünden taksi ve benzeri araçların geçişi 103 lira civarında. Zamanı çok kısaltıyor. Feribot kuyruğuna girmiyorsunuz. Feribotta yarım saat yol gitmiyorsunuz. Kolaylıyor epey yolu.
Peki, bu otobanın bu kadar kolaylıkları varken neden istenilen düzeyde kullanılmıyor? Cevabı basit. Kullanmak ekonomik değil. Kullananlar genelde zengin sınıfı sayılabilir. Zaten otobanda seyrederken geçen araçlardan anlaşılıyor. Pahalı araçlar geçiyor genelde.
Hal böyleyken, otobanın parası nasıl ödeniyor? Vatandaşın cebinden çıkan vergilerle. Diğer bir deyişle hemen herkesin payı var. Neden birileri kullanırken, birileri kullanamıyor? Cevabı yok.
Otoban ve köprü geçiş ücretleri hemen bütün vatandaşların kullanabileceği seviyeye çekilmek zorundadır. Gelir dağılımının zaten sakat olduğu bir memlekette, kamu kaynaklarından yararlanmada da eşitsizlik yaratan uygulamalar sağlıklı değildir.
Peki, otoban geçiş ücretleri makul seviyelere çekilirse daha iyi olmaz mı? Elbette daha iyi olur. Hem daha fazla araç geçişi ve buna bağlı olarak günlük tahsilat miktarı artar, hem de herkes yararlanmış olur.
İstanbul-İzmir otobanı, aynı güzergâhtaki yolları neredeyse hiç rahatlatmadı. Yoğunluk olduğu gibi duruyor. Yakın gelecekte araç sayısının artması da düşünülürse, otobanın avantaj sağlamayacağı açıkça görünmektedir.
Otoban hâlihazırda kısa mesafelerde kullanılmaktadır. Gişe aralarında araç yoğunluğu dikkati çekmektedir.
Türk tırlarının Avrupa’da en fazla kullandığı güzergâh Sofya-Belgrad-Viyana-Berlin hattıdır. Bu otobanda ücretler, Sırbistan’da 2 avro, Bulgaristan’da 9 leva civarındadır. Arada bir otoban harcını yenileseler de, 10-15 avroyu geçmemektedir. Normali de bu olması gerekir.
İstanbul-İzmir otobanına 256 lira ödeyen bir araç, devamında Aydın otobanına sadece 5 lira ödemektedir. 5 lira ödediği mesafe, 256 lira ödediği mesafenin üçte biri kadardır. İzmir-Aydın otobanını herkes kullanmakta, diğer otobanı ise sadece çok zenginler kullanabilmektedir. Bu uygulama açık bir adaletsizliktir.
Uygulamaya başka türlü bakanlar da olabilir. Otobanın maliyetini zenginlere çıkartalım diye de düşünenler olabilir. İyi de, halen geçen araç sayısı, otobanın taahhüt edilen maliyetinin çok uzağındadır. Farkı devlet, bütün vatandaşların ödediği vergilerle ödemektedir. Sonuçta iki kere adaletsizlik yapmaktadır.
Osmangazi köprüsünden kurban bayramında dahi taahhüt edilen sayıda araç geçmemiş iken, ulaştırma bakanı rakam oyunlarıyla uygulamayı haklı göstermeye çalışmaktadır. Bu gidişle otoyolu kullanmayanlar, yapan şirketlere para ödemeye devam edecek. Demokrasi olsaydı başta kamyoncular eylem yaparlardı değil mi? Geçiş ücretler düşürülsün diye.