Ünlü Fizikçi Stephen Hawking’i tanımayanınız yoktur. Geçtiğimiz yıl 76 yaşında hayatını kaybeden fizikçi, uzay hakkında söyledikleriyle epey gündemdeydi.


Ünlü Fizikçi Stephen Hawking’i tanımayanınız yoktur.
Geçtiğimiz yıl 76 yaşında hayatını kaybeden fizikçi, uzay hakkında söyledikleriyle epey gündemdeydi.
.
Oldukça tartışmalı konulara da el atan fizikçi, dünyanın geleceği ile ilgili tezleri ilgi görünce, oldukça sık takip edilir oldu.
.
Kıyamet konusunda çeşitli olasılıklar ortaya sürmüş ve alınacak önlem olarak “Bir an önce yerleşecek başka gezegen bulunması” öğüdünü vermişti.
.
Kıyametin ayak sesi olarak;
Önceliğe göktaşı çarpmasını koymuştu.
Bize yaklaşan ve hiçbir şekilde durduramayacağımız bir göktaşının dünyamızın sonunu getireceğini bilip, uzay araçlarımıza atlayıp diğer gezegene gidecektik.
.
Kıyamete beş kala uzayda meydana gelebilecek “Kozmik olaylar” da gezegenimizin sonu olabilirdi.
Maazallah oluşabilecek bir kara delik koskoca dünyayı “Lüp” diye yutabilirdi.
.
Şimdilerde Kazdağları olarak öne sürdüğümüz ve devamında oluşabilecek çevre felaketlerinden sonraki iklim değişiklikleri başımıza bela olabilecek.
.
Bunun gibi “Kendi kendimize” dünyanın sonunu getirmek için adeta yarıştığımız bazı çalışmalar da durdurulamayacak sonu getirebilir.
Son çağda gündeme gelen “Yapay Zekâ” nın durdurulamaz hali hem insanlığın, hem de gezegenin sonu olabilir.
.
Yine devletlerin yarış yaparak edindiği nükleer bombaların karşılıklı kullanıldığı bir savaşı düşünün.
Güzelim dünya, toz bulutuna dönüşebilir.
Daha önce dünyamızı ziyaret etmiş uzaylılar tekrar geldiklerinde dünyamızın yerinde yeller estiğini görünce epeyce üzüleceklerdir.
Hatta kendi kendimize dünyayı yok ettiğimizi uzay hafızasından okuyarak öğrendiklerinde “İyi ki bu dünyalılara bulaşmamışız. Harbiden geri zekâlılarmış, bize de zarar verebilirlermiş” diyebilirlerdi.
.
En son kıyamet oluşmasının sebebi ise “Uzaylılar” olabilir.
Yeryüzündeki madenlere göz koyan, kolonilerinde çalıştıracak işçi arayan kötü niyetli uzaylılar, dünyamızı istila ederek alacaklarını aldıktan sonra parmak izi bırakmamak üzere sonsuza kadar gezegenimizi yıldız tozuna döndürebilirler.
.
Tüm bu kıyamet senaryolarını yazmak için fizik okumaya lüzum yok.
Lise bilgileri ile her insan bunları rahatlıkla tahmin edebilir.
.
Dış etkenleri önleyecek (şimdilik) bir teknolojimiz yok ama;
Çevre felaketlerinden korumak,
Nükleer savaş yapmamak,
Yapay zekâyı insandan daha üstün kılmamak,
Tamamen insanoğlunun elinde.
.
Durum bu kadar basit ve net olduğu halde;
İnsanoğlu olarak hırsımız bizi yiyip bitirecek.
.
İnsan, hayvan ve bitki türlerini bir madde olarak gören gözü dönmüş şirketler dünyanın sonunu yavaş yavaş getiriyorlar zaten.
.
Bir ozon tabakasının delinmesiyle “Ödümüzün nereye karıştığı” meydana çıktı.
.
Bunca musibete rağmen hala canavarlaşmakta ısrar eden “dünyabitiricilerin” sonu gelmeyecek.
.
Gezegenimizin elimizden kayıp gitmesini istemeyen biz masum insanlar ise sadece uzaktan bakarak sonumuzun nasıl olacağı hakkında bunun gibi köşe yazıları yazmaktan ileri gidemeyeceğiz.
Sizlerin de bu yazıları okumaktan başka çareniz kalmayacak.
.
Gelecek nesillerimiz olmayacağından,
Soy ağacımızın dalları kuruyacağından,
Üretmek konusunu unutup istilacı toplumlara dönüşeceğimizden,
Tüm bunları durdurmak için elimizden bir şeyin gelmemesi yüzünden;
Kıyamet gelmiş neyime…